• Ana Sayfa
• Politika
• Ekonomi
• Eğitim
• Asayiş
• Yaşam/Sağlık
• Spor
• Magazin
• Hakkımızda

 Fikri KAPAN

12 Haziran seçimleri sonrası ülke genelinde değişen çok şey olmasa da Ereğli’de epeyce ilerleme var!..

Geçen hafta, Ereğli’nin festivali dolayısıyla gündemime almadığım konuyu bugün tartışmaya açmak istedim.

Bu yıl 18’incisi gerçekleştirilen festival etkinliklerinde aslında geçmiş yıllara oranla çok değişen bir şey yoktu. Ancak, başta Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık olmak üzere önemli çevreler festivaldeki kültür ve sanat etkinliklerinin daha da ön plana çıkması için çaba gösterdi.

Geçen genel milletvekili seçimleri süresinde çeşitli söylemler, dedikodular, spekülasyonlar havalarda uçuşuyordu adeta!..

Geçen haftaki yazımda, AK Parti Zonguldak Milletvekili Ercan Candan’ın, henüz milletvekili yemini etmeden yaptığı kaprislerin bir bölümünü yazmıştım!

Biri siyasette deneyimsiz, diğeri ise aksine ‘duayen’ denilebilecek noktaya gelmiş deneyimli mi deneyimli!..

Tamamlanan 12 Haziran Milletvekili seçimlerinin ülke genelindeki tablo, bir çok ankette yer aldığı gibi sonuçlandı dersek abartı olmaz.

Belki de ilk kez bir genel seçimde iktidar partisi bu kadar sessiz kaldı, eleştiri alıyor! Hem de kendi içinden!..

Yaklaşan 12 Haziran seçimleriyle birlikte son günlerde Ereğli’de en çok tartışılan konuların başında “Ankara’ya ilçeden kaç milletvekilinin gönderilebileceği” tartışılıyor

AK Parti Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan, siyasi anlamda belki kötü günler yaşadı denilse de, son gelişmelerde belki de bugüne kadar isteyip de yapamadığı reklamını oldukça iyi yapıyor!

Batı Karadeniz Deniz Ticaret Odası Başkanı İrfan Erdem, gerek bulunduğu konum, gerekse yaşadığı tecrübeler ile dolu dolu kişiliğe sahip biridir

Uzun süren rahatsızlığım nedeniyle epeydir uzak kaldığım gündemde pek de farklı gelişmeler olmadığını gözlemledim

Bir süredir devam eden rahatsızlığım nedeniyle tedavi gördüğüm Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde...

İşte birisi ya da birilerinin çıkıp, bu sözü yüzümüze vurması gerekir artık! Çünkü biz ne olduğumuzu, nerede olduğumu hem bilmeyen, bildiğimizi de fazlaca abartan toplum olmuşuz!

Çoğu kez demişimdir; “Madenci Gemi Sanayisi’nden başlayan, Ustamehmetoğlu ile son bulan tersanelerde kızaktaki dev gemilerde bir işçi dahi görmemek, diğer tersanelerden de çekiç sesi dahi duymamak çok zoruma gidiyor