DUYGUSAL AÇLIK NEDİR?

Son dönemde adını sıkça duyduğumuz ‘duygusal açlığım var’ cümlesi; aslında hissettiğimiz duyguların dışa vurumu ile ortaya çıkan ve yemek yeme eylemi ile sonuçlanan bir durum.

Fizyolojik açlıkta; yavaş yavaş gelen bir acıkma hissi ile midede boşalma hissi gerçekleşir. Buna bağlı olarak enerji düşmesi yorgunluk, bazı kişilerde sinirlilik hali ortaya çıkar ve besin alımı ile birlikte bu belirtiler ortadan kalkar. Yani midemizin boşalması ile fizyolojik olarak açlık hissettiğimiz durumdur.

Duygusal açlık ise; normalde fiziksel olan yani midenizde hissettiğiniz açlık değildir.Sadece duygular ile ortaya çıkan açlık hissidir.Yapılan araştırmalar gösteriyor ki çoğu insanın normalin üstünde yemek yemesinin nedeni, %75 duygusal duruma bağlı ve açlıkla karışan yaklaşık 16 farklı duygu var.Kızgınlık/öfke, yorgunluk/bitkinlik, depresyon, yalnızlık, güvensizlik/yetersizlik, suçluluk, kıskançlık, mutluluk, kaygı/asabiyet, hayal kırıklığı, boşluk hissi, üzüntü/keder, korku, bu duygulardan bazıları…

Duygusal açlıkta, aç olan mideniz değil, duygularınız açtır. Duygusal açlığınız ile başa çıkmak için beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmelisiniz. Beslenme alışkanlığının değişmesinde en temel durum; yaptığınız yanlış beslenme davranışlarının farkında olmaktır. Kişi kendini takip ederek bir beslenme davranışında sağlıklı alışkanlık oluşturabilir. 

DUYGUSAL YEME DAVRANIŞI TESTİ

Aşağıdaki 5 soruyu EVET ya da HAYIR olarak cevaplayınız.

Bazı şeyler ters gittiğinde ve stresli bir gün yaşadığınızda bir şeyler yeme isteği duyarım.

Bir şeyler yeme isteği aniden gelir.

Genelde yüksek kalori, yüksek yağ ve şeker içeren besinleri tercih ederim.

Doysam bile yemeye devam etmek isterim

Yemeğimi bitirdikten sonra suçluluk ve pişmanlık hissederim.

 Yukarıdaki 5 sorudan çoğuna EVET cevabını veriyorsanız siz de fiziksel açlığınızı değil de duygularınızı doyurmak için yemek yiyor olabilirsiniz. İlk adım farkındalık, birinci adımı tamamladınız, tebrikler…

Duygusal açlığım ile nasıl başa çıkabilirim?

Beslenme günlüğü tutun…

Beslenme alışkanlığınızın değişmesinde en önemli davranışlardan birinin, yapılan davranışın farkında olmak dedik. Kendinize bir defter alın ve her gün ne yediğinizi ne içtiğinizi tek tek yazın. Yazdığınızda ne kadar gereksiz yediğinizi veya hangi durumlarda ve ne kadar yediğinizi fark edeceksiniz. Ayrıca bu yazdıklarınız size bir süre sonra günlük beslenmenizde düzenlemeler yapmanıza yardımcı olacaktır. Böylece giderek atıştırmalarınızı azaltmış ve yerine daha sağlıklı besinleri seçmeye başlayacaksınız.

Doğal antidepresan: Spor Yapın…

Her üzüldüğünde, sinirlediğinizde veya diğer olumsuz duyguları hissettiğinizde mutfak yerine hemen dışarı çıkıp küçük yürüyüşler yapın, bu size çok ama çok iyi gelecektir. Çünkü spor yapınca mutluluk hormonları salgılanır. 

Spor aynı zamanda, ruh halinizi düzelterek duygusal açlığı yenmenizi sağlar. Hatta mümkünse, günlük olarak 30 dakikalık yürüyüşler yapın. Böylece hem duygusal açlığın önüne geçersiniz hem de güneşten yararlanıp D vitamini üretimine destek olmuş olursunuz.

‘’Nasıl olsa çok yedim, ipin ucu kaçtı diyerek devam etmeyin!’’

Bir öğünde çok tükettiğinizi düşünüp, nasıl olsa çok yedim, kilo aldım gibi düşünceler ile kendinizi asla bırakmayın. Kendinizi bırakırsanız daha çok yemek yeme oranınız artar. O öğün/o gün çok kalorili besinler tüketmiş olabilirsiniz, derin bir nefes alın ve diğer öğünlerinizde sağlıklı porsiyonlarda tüketmeye devam edin.

Önce kendinize değer verin ve bir şeyler yeme arzusu hissettiğinizde bunun sonrasında size yine pişmanlık hissi yaratacağını hatırlayın. Eğer siz iyi ve sağlıklı olamazsanız etrafınızdaki kimseye faydalı olamazsınız…

Duygusal Açlığa İyi Gelen Besinler;

Çilek, elma, kivi, muz, ananas, ahududu gibi meyvelerserotonin salınımını arttırarak mutluluk halini arttırır. Çikolatalar, hamur işleri, şekerli gıdalar gibi boş kalori almak yerine bunları almak gereksiz kalori alımınızı engeller.

Bitter çikolataserotonin düzeyini arttırır. Ölçülü miktarda tüketebilirsiniz. Yine serotonin (mutluluk hormonu) içeriği yüksek, brokoli, ıspanak, domates, patates gibi sebzelere de sofranızda yer verin.

Kendinize zaman verin. Bazı alışkanlıklarınızı değiştirmek bir ya da iki ayda mümkün değil. Yeter ki bir yerden başlayın. Mutsuzluğun getirdiği duygusal yemek yeme işleminin kısır döngüye dönüşmemesi ve güzel duygular ile ruhlarınızın doyurulması dileğiyle…

Sağlıklı günler dilerim…

Bu yazı 821 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (0)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---