GEBELİKTE BESLENME NEDEN ÖNEMLİDİR?

Hamilelik sürecini sağlıklı bir şekilde sorunsuz geçirmek her annenin isteğidir. Annenin beslenmesi sağlıklı bir gebelik sürecinin temel taşlarından birisidir. Bu nedenle anne;  kendi enerji ve besin öğelerini karşılamak, vücudundaki besin depolarını yeterli seviyede tutmak ve bebeğin sağlıklı büyüme-gelişmesini sağlamak için yeterli ve dengeli beslenmek zorundadır. Gebelik döneminde kazanılan ağırlık anne ve bebeğin sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. 9-12 kg ağırlık kazanımı normal sınırlardır ancak kilolu gebeliklerde 7-8 kg ağırlık kazanımı yeterli olacaktır. En fazla kilo artışı 4. ve 9. aylar arasında olduğundan annenin 4. aydan sonra hem bebeğin hem de kendisinin gereksinimi karşılayacak şekilde beslenmesi önemlidir. Sağlıklı ve kaliteli beslenme gebeliğin her dönemi için büyük önem taşımaktadır. İlk 3 aydan sonra günlük  ek olarak 300 kalori fazladan alınması gereklidir.

GEBELİKTE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME;

PROTEİN: Proteinler büyüme ve gelişme için vücudun yapı taşlarıdır. Gebe kadınların günlük alması gereken protein miktarı 70-80 gramdır. Gebe olmayan normal bir birey için bu rakam 50-60 gramdır. Günde ortalama 4-5 porsiyon süt, yoğurt, peynir, 5-6 köfte kadar et/tavuk/balık (150-180 gr) tüketmek gebelik dönemi için protein miktarını yeterli seviyede tutacaktır. Bebeğin beyin gelişimi için haftada 2 kez balık tüketmek büyük önem taşımaktadır.

DEMİR: Gebelikte artan demir gereksiniminin karşılanması için 10-20 mg ek demir alınmalıdır. Demirden zengin besinler başlıca yumurta, kırmızı et, kümes hayvanları, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, kuru meyveler, tam tahıllı ürünler ve pekmez annenin günlük beslenmesinde yer almalıdır. Demirin emilimini arttırmak için bu besinler C vitamini içeriği yüksek besinlerle (taze meyve suları, salatalar) tüketilmesi gereklidir.

KALSİYUM: Yeterli miktarda kalsiyum alımı bebeğin iskelet yapısının gelişmesi ve annenin kemik yapısının korunması için önemlidir, annede ilerleyen dönemlerde osteoporoz oluşma riskini de azaltacaktır. Gebelik döneminde 1000-1300 mg kalsiyum alımı yeterli olacaktır. 1 su bardağı süt 240 mg kalsiyum içerir ve süt, yoğurt, peynir, pekmez, kuru baklagiller, fındık, yeşil yapraklı sebzeler kalsiyum açısından zengindir.

FOLİK ASİT: Gebelikte yetersiz folik asit alımı bebekte nöral tüp defekti, düşük doğum ağırlığı ve annede megaloblastik anemiye neden olur. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, ceviz, et, süt, yoğurt, tahıllar başlıca folik asit kaynaklarıdır. Gebe kalmadan önce folik asit alımı anne adaylarına önerilmektedir.

SU: Metabolik faaliyetler sonucu oluşan artıkların vücuttan atılması için yeterli su tüketimi önemlidir. Annenin ve bebeğin artan kan hacmi için günde 8-10 bardak su içilmelidir. Aynı zamanda bebeğin barsaklara yaptığı baskı sonucu görülen kabızlık sorunu içinde yeterli su tüketimi önemlidir.

GEBELİK DÖNEMİNDE GÖRÜLEN;

BULANTI İÇİN:

Az az sık sık beslenin.

Sabah kalkınca kraker veya sade kızarmış ekmek vb. kuru besinler tüketin.

Yağ ve yağlı besinlerden uzak durun.

Sabah yataktan yavaşça kalkın.

Yemek yerken yavaş çiğneyin, unutmayın sindirim ağızda başlar. Çiğneme süresi ne kadar uzarsa mide de sindirim daha sağlıklı olur.

Baharatlı, kokulu ve karışık görünen yemeklerden uzak durun.

KABIZLIK İÇİN;

Posa içeriği yüksek besinlere günlük beslenmenizde mutlaka yer verin. Günde 4-5 porsiyon sebze, meyve, kuru baklagiller, tam tahıllı ürünler tüketerek posa miktarınızı arttırabilirsiniz.

Günlük sıvı tüketiminizi arttırın. Günde en az 8-10 bardak su için.

Kuru kayısı, kuru erik vb. doğal laksatif etkisi olan besinler kabızlığı önleyici etki gösterebilir.

Kısa yürüyüşler ve hafif egzersizler gebelik süresince kabızlığı önlemek için tercih edilebilir.

MİDE YANMASI/EKŞİMESİ İÇİN;

Çay, kahve, kakao gibi kafeinli içecekler mide bulantısı ve ekşimesine neden olacağı için tüketmeyiniz.

Yemeklerden sonra mide salgısını düzenlemek için kısa yürüyüşler yapın.

Uyurken başınızı yüksekte tutun ve rahat elbiseler tercih edin.

Çok yağlı ve soslu besinler tüketmekten kaçının.

AŞERME;

Gebelikte karşılaşılan en büyük sorunlardan birisi olan aşerme hormonal değişikliklere bağlı bir besine karşı daha fazla istek veya tiksinti duyulmasıdır. Genelde gebeliğin ilk dört ayından sonra düzelen bu durum besin alımında oluşan isteksizliğe bağlı yetersiz beslenme dışında herhangi bir zararı yoktur.

GENEL BESLENME ÖNERİLERİ

Hamileliğiniz süresince çay ve kahve tüketiminizi azaltınız. İçecek olarak ayran, süt ve taze meyve sularını tercih ediniz.

Sebze ve meyvelerinizi tüketmeden önce çok iyi yıkayınız. Mevsim dışı sebze ve meyveleri tüketmeyiniz.

Sigara ve alkol kullanmayınız. Sigara içilen ortamlarda bulunmayınız.

Yemek ve salatalarınızda zeytinyağı ve diğer yağları (mısırözü, soya, ayçicek vb.) karışık olarak tüketiniz.

Haftada 2 gün balık, 2 gün tavuk, 2 gün kırmızı et ve bir günde kuru baklagil şeklinde protein kaynağı ve et grubu besinlerden yararlanabilirsiniz.

Her öğünde her besin grubundan yiyeceklerden tüketerek beslenmenizde çeşitlilik sağlayınız.

Konstipasyon (kabızlık) durumunda; meyve ve sebzeleri kabuklarıyla birlikte ve günde 2-3 lt su tüketin.

Mide bulantısı durumunda; yağlı, kokulu, baharatlı yiyecekleri tüketmeyiniz, yemeklerle birlikte su tüketmeyiniz, su ihtiyacınızı yemeklerden 30 dk önce veya sonra gideriniz, yemeklerden sonra sırtüstü 20 dk. uzanınız veya hafif yürüyüşler yapnız , azar azar sık sık yemek yiyiniz ve sabahları yataktan kalkmadan önce bir dilim ekmek-peynir veya yağsız tost tüketiniz.

Sağlıklı ve formda günler geçirmenizi dilerim…

Bu yazı 1963 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (0)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---