Fikri KAPAN : YEREL'İ DE BİTİRİN GİTSİN!..

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

YEREL'İ DE BİTİRİN GİTSİN!..

Son günlerde yerel gazetelerde çığ gibi büyüyen öfkeyi fark etmişsinizdir. Gerekçesi de, Hükümetin, “İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu”nda yapacağı değişiklikler arasında, yerel gazetelerde yayınlanan Resmi İlanların kesilmesi düşüncesi!..
   Bu da demek oluyor ki; Ülke genelinde 1300 yerel gazetenin kapanması ile bu gazetelerde çalışan 15 bin civarında emekçinin aç kalması!..
   Türkiye genelinde yerelden gelen yüksek tepki sesine, Zonguldak’ta aynı tonda katılarak destek verdi. Hatta, Genel Maden İş Sendikası Başkanı Ramazan Denizer de, dün yaptığı açıklama ile düşünülenin yanlışlığını savundu.
   ***
   (Sanıyorum) Refahyol Hükümeti dönemiydi; belediyelerle ilgili alınan ‘Havuz” uygulaması kararı, Ereğli’de de yerel basına zor günler yaşatmıştı!
   Belediyenin yerel gazetelere olan 4 aboneliği 2’ye düşürülmüştü!
   Ardından hükümet olan DSP-MHP-ANAP’da, sözde ‘Tasarruf Genelgesi’yle işi daha da sıkılaştırmış, bunu fırsat bilen uyanık (!) belediye başkanları da, “tasarruf genelgeleri uygulanıyor. Aboneliği veremiyoruz!” sığıntısıyla tamamını bitirmişti!
   Neyse ki, birkaç arkadaş iyi okuyarak, genelgenin bunu kast etmediğini anlattık da, 1 abonelik koparabilmiştik!
   Tabi, yerel gazetelerin ekonomik kaynakları, her geçen yıl azalıyor, bazıları, aldıkları Resmi ilanlarla işi götürebiliyorlardı.
   ***
   Seçim dönemleri siyasi partiler yerel yayın organlarını kullanmaya ağırlık vermişlerdi. Bunun gerekçesi de ulusal basından ağızlarının epeyce yanmış olmasıydı!
   Objektifliğini ‘olabildiğince’ bozmamış yerel basın, nasıl olsa her siyasi parti ya da belediye başkanına eşit davranıyordu.
   Hele ki, bölgeye gelen milletvekilleri başta olmak üzere bakanlara, başbakanlara kapılarını sonuna kadar açıyor, her hangi bir ücret talep etmeden sayfalarını onların demeçleri ile kapatıyorlardı!
   Seçim döneminde de, talep ettikleri fazla gazeteye karşılık üç-beş kuruş verip işi kurtarıyorlardı!
   Ne acıdır ki, bunu yapan siyasiler, hükümet olduklarında maddi manevi tüm kaynaklarını yine ulusala aktarıyor, yerele bir parmak bal bile tattırmıyorlardı!
   ***
   Gerek, kurucularından olduğum Değişim Gazetesi’nde (bugün değişim Medya Grubu oldu), gerekse Hakimiyet’te, Resmi ilan almak nasip olmadı!
   Bu, “olmadı” kavramı, bir süre benim inadım, bazen de koşullar gereği yaşandı. Ancak hiçbir zaman da, aşırıya kaçacak sitemde bulunduğumu söyleyemem.
   Çünkü, iyi bir ekip çalışması yarattığımıza inandığım yayın kuruluşumuzda, olabildiğince kendi yağımızla kavrulmayı becerdik!
   Elbette bu şekilde kalmayı ne biz, ne de okurlarımız istiyor!
   Hoş, Resmi ilan refiklerimizin durumu bizlerden çok mu iyi?
   Hayır!..
   Ya da gösterilmiyor.
   Ancak, resmi ilan almayan bir yayın kuruluşu olarak, yasallaştırılmak istenen uygulamanın, en az ilan alan refiklerimiz kadar karşısındayız.
   Biliyoruz ki, bu gazetelerimizde de en az bünyemizdeki kadar personel istihdam ediyor, masrafları da en az bizler kadar oluyor.
   Kaldı ki, (Hakimiyet’in vasıfları yeterli oranda uygun) Resmi ilan alan kuruluşlar, aynı zamanda yasal anlamdaki tüm sorumluluklarını (zorunlu da olsa) yerine getiriyor…
   Bünyelerinde, yasal şartlar gereği gerektiği kadar sigortalı personel barındırıyor, vergisini de zamanında yatırıyor.
   Yani, çalışanın sosyal hakkının korunmasının yanı sıra Devlet’e de katma değer sağlamış oluyor.
   Tüm bu gerçekler ortadayken, iktidara gelen hükümetlerin ne yapmak istediğini, işte bu noktada anlamak mümkün olmuyor!
   Gerekçe ‘tasarruf’sa, önce kendi çevrelerine bir baksalar, yerelin Resmi İlan gelirlerinin solda, binde 0 kalacağını kendileri de çok iyi göreceklerdir.
   Susmak yok, yazmaya devam!..

18.06.2008 09:40:51

Bu yazı 1538 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız