(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

EREĞLİ TARİHİNİ, İSPANYOL-RUS SEYYAHLARIN METİNLERİYLE YAZAMAZSINIZ

Recep ÇETİN

GİRİŞ: Bu yazımızda, bir yerel tarih araştırmacısının, önce "(1374 yılında) Ereğli, Bizans''tan satın alınmıştır" diyen bir İSPANYOL seyyahın; şimdi de "1389''da EREĞLİ CENEVİZLİLERİNDİ" "EREĞLİ''DE AYASOFYA YOKTUR" bilgisini çıkardığı bir RUS seyyahın  BİRKAÇ GÜNLÜK VE BİR KAÇ SATIRLIK metinleri ile  Ereğli TÜRK İSLAM tarihinin nasıl yok sayılmak istendiğini belirtmeye çalışacağız.

Yerel bir gazetede bir araştırmacı 28.04.2016’da şunları yazmıştı:

“Ereğli’den söz eden ilk Avrupalı seyyah, Papalık özel emriyle 1403 yılında Timur''un sarayına elçi olarak gönderilmiş olan; 23-24 Mart 1404 tarihlerinde Ereğli’de bulunduğunu 1582’de Embajada a Tamorlán (Timur Ülkesine Elçilik) adıyla yayınlanan kitabından öğrendiğimiz bir İspanyol asilzadesi, Ruy Gonzales de Clavijo’dur.”

“ Kitabının özgün baskısından ulaşıp yaptığımız çevirisinde, aşağıdaki cümlelerle söz eder kentimizden”: “Sonraki Pazar günü, akşamüstü Türk sultanının en büyük oğlu Süleyman Çelebi’ye ait olan Pontoraquia adlı bir Türk şehrinin yakınında bir limana vardılar”.

“ Pazartesi rüzgârın uygun olmaması nedeniyle burada konaklamak zorunda kaldılar. Pontoraquia şehri en yükseğinin üzerinde çok sağlam ve güçlü bir kale olan birkaç tepenin üzerinde kurulmuştur. Nüfusu az ve halkı az sayıda Türk hariç tamamen Rum olan şehir bir süre önce Konstantinopolis imparatoruna aitti. Bize anlatıldığına göre, yaklaşık aşağı yukarı otuz yıl kadar önce (yani 1374) Konstantinopolis imparatoru burayı Süleyman Çelebi’nin babası olan Türk sultanına binlerce duka karşılığında satmış. Bu şehir güzel limanından ötürü çok ünlüdür ve adını onu kuran Ponto adındaki bir imparatordan ve Raquia adını verdikleri bölgeden alır: (1)”

 “ Bu metin, Ereğli’nin Osmanlı egemenliğine geçiş tarihini ortaya koyması açısından halen elimizdeki en sağlıklı bilgidir. Son cümle, sizi şaşırtmasın. O tarihlerden (yani 1374’lerden) yaklaşık yüz elli yıl önce,Bizans’ın zayıflaması sonucu Amasra ve Ereğli gibi Karadeniz’in önemli limanları Cenova egemenliğine geçmiştir. Ve Cenovalılar, yani yerel halkın dilindeki adlarıyla Cenevizliler,

İSPANYOL AĞZIYLA, BUNLARI YAZMIŞ OLAN KİŞİ, ŞİMDİ DE BİR RUS METNİYLE, EREĞLİ TARİHİNİ YAZMAYA ÇALIŞIYOR:

Bakalım; atalarının, (Osmanlı-Rus) 93 Harbinde Ereğli’ye gelmiş olduğunu belirten bu araştırmacı, 10.09.2018’de ne yazmış: “Dizimizin ilk yazısında ‘Ereğli’den söz eden ilk Avrupalı seyyah, Papalık özel emriyle 1403 yılında Timur''un sarayına elçi olarak gönderilmiş olan; 23-24 Mart 1404 tarihlerinde Ereğli’de bulunduğunu1582’de Embajada a Tamorlán (Timur Ülkesine Elçilik) adıyla yayınlanan kitabından öğrendiğimiz bir İspanyol asilzadesi, Ruy Gonzales de Clavijo’dur.’ cümlesini kullanmıştık.  Oysa çevirisini yeni tamamladığımız bir metin, bizi bu tarihten 15 yıl önce Ereğli’ye uğrayan bir Rus Seyyah ile tanıştırdı..”

 “Bu Seyyah, Smolensk’li Ignatius. Ereğli’ye Tüm Rusya Metropoliti Pimen, Smolensk Piskoposu Michael ve Savior Manastırı Başrahibi Sergius ile birlikte Konstantinopolis’e giderken uğramış”. “Büyük ihtimalle, Rus Kilisesinin sorunları ile ilgili olan bu yolculuk, Moskova’dan günümüzde kullanılan takvime göre1389 yılında, Nisan’ın On yedisinde başlamıştı.”

“Ignatius anlatmaya. 14 Haziran’da Amasra açıklarından geçerler. Metnin bu bölümünde, Ereğli’ye sıra gelir. Sadece üç cümleden ibarettir, Ereğli anlatımı. Ancak aşağıda açıklayacağımız gibi, bizim açımızdan önemli ayrıntılar içerir: (2)

BAKALIM RUS SEYYAH EREĞLİ İÇİN NE YAZMIŞ:

 “Salı günü Pontic Heraclea’yı (71) geçtik, ancak Çarşamba günü ters bir rüzgâr bizi sürükleyerek dokuz gün kaldığımız Pontic Heraclea’ya geri getirdi.(72) Aziz Theodore Tyro kilisesi buradadır. Mezarı burada şehadet mertebesine ulaştığından beri [kilisenin] içerisindedir.(73)”

RUS SEYYAHIN 73 NOLU DİPNOTUNU NASIL YORUMLAMIŞ:

“(73) Aziz Theodore Tyro (“çömez”) Pontic Heraclea’da dördüncü yüzyılın başlarında şehit olmuştur.Ancak, geleneğe göre, bedeni daha sonra doğum yerine, Küçük Asya’daki Euchaita’ya (günümüzde Avhat) nakledilmiştir; azizin hayatı için, bkz. BHG 3, II, 277-79, 281-86; ve H. Delehaye, Les Légendes grecques des Saints militaires (Paris, 1909), 11-43. Aziz’in bedeni daha sonra Heraclea’ya geri getirilmediyse, Ignatius sadece boş lahidinden söz ediyor olmalıdır. Heraclea’daki Aziz Theodore Tyro’nun olası mezarı için bkz. Hoepfner, Herakleia Pontike, 93-97.”

“15-24 Haziran 1389 tarihlerinde Ereğli’de bulunan Ignatius’un yazdıkları bunlar.”

ARAŞTIRMACI; AZİZ THEODORE TYRO KİLİSESİNİN, BUGÜNKÜ ORTA CAMİ OLDUĞUNU YAZIYOR:

Bakalım ne yazmış: (Metinde sözü edilen “Aziz Theodore Tyro kilisesi”nin Ereğli’deki en büyük Kiliseden Camiye dönüştürülmüş olan bugünkü Orta Camii’nin özgün hâli olması gerekir.) Gördüğününz gibi İHTİMAL üretir.

ISRARLA “ORTA CAMİ” DENİLMESİ: Bu caminin Osmanlı Arşiv belgelerindeki adı Orhan Bey Camii, Sultan Orhan Camii iken Cumhuriyet dönemindeki resmi adı Orhan Gazi Camii’dir. “Orta” kelimesinin bu cami ile hiçbir ilgisi olamamasına rağmen, Orta Cami denilmesi, bu caminin tarihinin yok sayılmak istenmesiyle yakın ilişkili olmalıdır.

Alman Profesör Wolfram Hoepfner’in yazdığı HERAKLEIA PONTIKA adlı kitabında şu ifade bulunmaktadır: “Tahsin Aygün (öğretmen) bu camiyi Orhan Cami diye adlandırıyor, oysa biz sadece Orta Cami adını DUYDUK”. Evet, 1960’larda Ereğli tarihini yazan Alman Profesör böyle yazıyor.

YİNE ARAŞTIRMACI, RUS YAZARIN BİLGİSİ YANLIŞ DEYİP, DÜZELTME YAPIYOR: (“Bu noktada Aziz Theodore konusunda, Majeska’ya (ya da özgün esere) ait bir hata söz konusudur. Heraklea’lı olan Aziz Theodore, “Theodore Tyro” olarak değil, “Theodore Stratelates” adıyla anılır.)

DEVAM EDİYOR: (“Theodore Tyro, 17 Şubat 306 tarihinde şehit olduğu kayıtlı olan Amasyalı başka bir Azizin adıdır. Hemşehrimiz olan Theodore Stratelates’in 281-319 yılları arasında yaşadığı bilinir. Bu iki Azizin birbirine çok karıştırıldığı ilgili metinlerde de belirtilir. Majeska’nın 73. dipnotta belirttiği gibi, iki Aziz’in de mezarı bugün Çorum-Mecitözü sınırları içinde kalan antik Euchaita’da bulunmakta idi, ancak en geç 9. yüzyılda buradan taşındıkları bilinmektedir. Theodore Tyro’nun mezarı günümüzde Venedik’te San Salvador Kilisesi’nin şapelinde bulunmaktadır.)

KAYNAKLARIN BELİRTTİĞİ GİBİ TEK DOĞRU BİLGİ PAYLAŞIMI ŞU: (Hemşehrimiz olan Theodore Stratelates’in 281-319 yılları arasında yaşadığı bilinir.)

EREĞLİLİ İLGİLİ ARAŞTIRMACININ ASIL NİYETİ ORTAYA ÇIKIYOR: (Theodore Tyro''ya ve Theodore Stratelates''e adanmış birçok kilise vardır; Dobarsko (Bulgaristan), Serez (Yunanistan), İstanbul’da Kupriyanu Manastırı ve Bergama bunların arasındadır. Ignatius’un anlatımı, bunlardan birisinin de Ereğli’de olduğunu gösteriyor.  Ve bu, bize iki konuda kanıt sunuyor.)

(Birincisi, Ereğli’de Osmanlı fethinden sonraki dönemde Camiye çevrilmiş olan Bizans Kilisesinin “Türkiye’deki İlk Ayasofya Kilisesi” olduğuna dair bazı iddiaların gerçeği yansıtmadığı. (3)

EVET, NİYET VE MESAJ ORTAYA ÇIKTI: TÜRKİYE’DEKİ İLK AYASOFYA KİLİSESİ EREĞLİ’DE DİYENLER GERÇEK YAZMIYOR.

  Recep Çetin olarak önce şunu belirteyim. Medyada bu başlıkla haber yapıldığında, gazeteci Vedat Kılıç ve Sinan Kabatepe’ye demeç verdim ve video kaydı mevcut. Benim oradaki ifadem aynen şu: “Burası, Türkiye’de bulunan 9 Ayasofya Kilisesi’nden sadece biri”. Ama bu demeci, gazeteci arkadaşlar Türkiye’deki İlk Ayasofya Kilisesi başlığıyla yayınlayarak, haberin dikkat çekici olmasını sağlamışlardır.

DEVAM EDİYOR VE DİYOR Kİ: (Yrd. Doç. Ersoy Soydan’ın yayımlanacağı söylenen bir kitabını dayanak alarak yazılmış olan bir dergi metninden (4) kaynaklandığını saptadığımız bu iddiaların doğru olmadığı ve olamayacağını 14. Yüzyılda Ereğli’den geçmiş olan Rus Ortodoks Kilisesi Metropoliteni’ninheyetinden olan Ignatius’un yazdıkları da göstermektedir.)

EVET; RUS İGNATİUS, DAHA DOĞRULARI YAZAR DİYOR!! SANKİ “GEL DE KOMÜNİST OLMA” DİYECEKMİŞ GİBİ..

AYASOFYA ADINI SADECE ERSOY SOYDAN YAZMIŞ VE BAŞKACA YAZAR-PROFESÖR BU AYASOFYA (HAGIA SOPHİA) ADINI YAZMAMIŞ GİBİ KONUYU SAPTIRIYOR. BİLİNMELİ KİAYASOFYA KİLİSESİ ADI, TAHSİN AYGÜN’ÜN 1960’TA YAYINLADIĞI EREĞLİ TARİHİ KİTABINDA BİLE GEÇMEKTEDİR.

***İLGİLİ ARAŞTIRMACI; W.HOEPFNER’DEN ŞU ALINTIYI YAPIYOR:

“Heraclea’daki Aziz Theodore Tyro’nun olası mezarı” hakkında bir kayıt bulunmaz; yapının tarihçesi için ise; antik kaynaklardan 5. Yüzyılın ilk yarısında Herakleia’nın bir depremle harap olduğunu ve II. Theodosius’un(5), bu dönemde Ereğli’ye geldiğini öğrendiğimizi belirtip “Tahmin edilen bu depremde harap olan yapılar arasında, şüphesiz antik tapınakların değiştirilmesi ile ortaya çıkmış dini yapılar da bulunur.İncelediğimiz bazilika, eskiden antik mimari parçaların kullanılmasıyla yapılmış olan yeni yapılara aittir. Bu sırada sütun başlıklarına ait olan sütunlar, kilisenin arkadı için çok büyük görünürler. Öyle ki, bir başka yapının mimari parçaları da düşünülebilir.” şeklinde yazarak, Orta Camii’nin öncülü olan Bazilika’nın antik tapınak parçalarından yararlanılarak inşa edildiğine işaret eder. (6)

İŞTE YUKARIDAKİ ALINTI BİLE, 3. ya da 4. Yy’da Ereğli’de yapılmış olan Kilisenin yıkılmış-harap olmuş olduğunun kabulüdür! KALDI Kİ JOHN FREELY BİLE “BUGÜN ORTA CAMİ DİYE BİLİNEN BİZANS KİLİSESİNİN, II.THEODOSIOS DÖNEMİNDE (408-450) YAPILDIĞI TESPİT EDİLMİŞTİR” DİYE YAZMAKTADIR.

***EREĞLİLİ ARAŞTIRMACI; ALMAN HOEPFNER VE RUS IGNATIUS ile, HEDEFLEDİĞİ  MESAJA ULAŞARAK DİYOR Kİ “EREĞLİ ORHAN GAZİ DÖNEMİNDE FETHEDİLMEMİŞTİR”.

BUNU NASIL YAZMIŞ BAKALIM:

 (Ignatius’un bize sunduğı ikinci kanıt ise, “Orhan Gazi Camii” olarak da anılan Orta Camii’nin bu ismine ve özellikle Haziran ayında paylaştığımız Uluslu İbrahim Efendi’nin 1730 tarihli anlatımına dayanarak Ereğli’nin Sultan Orhan döneminde Türkler tarafından fethinin gerçekleştiği iddiasının doğru olamayacağı..)

TEZİNE İYİCE İKNA OLAN, EREĞLİLİ ARAŞTIRMACI ŞUNU DA YAZIYOR:

 (Seyyahın I. Murad’ın saltanatının son günlerinde, babası Orhan Bey’in ölümünden otuz yıl sonra yapıldığı anlaşılan seyahatinin anlatımı, Ereğli’nin bu dönemde hâlen Bizans (ya da onlar tarafından hâkimiyetlerine izin verilmiş olan Ceneviz) egemenliğinde olduğunu açıkça gösterir.)

VE, BUNU “KANITLIYORUM” DİYOR:

(“Aziz Theodore Tyro Kilisesi” konusunda verdiği ayrıntıların yanında, kentin adını Cenevizlilerce kullanılan ismi olan “Pandoraklija” ve “Pantoraklija” olarak vermesi de bunun kanıtıdır.)    

YİNE ŞUNLARI DA  SORALIM:

1-Yazımızn ta başında kendisinin yazdıklarından alıntıladığımız şu bilgi ne oldu?: (CLAVİJO: Bize anlatıldığına göre, yaklaşık aşağı yukarı otuz yıl kadar önce (yani 1374) Konstantinopolis imparatoru burayı Süleyman Çelebi’nin babası olan Türk sultanına binlerce duka karşılığında satmış.)

2-  Calavijo’nun:  (Türk sultanının en büyük oğlu Süleyman Çelebi’ye ait olan Pontoraquia adlı bir Türk şehrinin yakınında bir limana vardılar) (Bu şehir güzel limanından ötürü çok ünlüdür ve adını onu kuran Pontoadındaki bir imparatordan ve Raquia adını verdikleri bölgeden alır: (1)”

 ifadelerini paylaşıyordu ve Ponto Raguia açıklamaları yapıyordu. Ama artık İspanyol gezginin yazdıklarının doğru olmadığını yazıyor. Sıkı durun, başka bir yazısında bu RUS’un yazdıklarını da ikna edici bulmayacak ve başka bir seyyah daha buldum diyerek bilgisini değiştirecek.

 

PEKİ BU ARAŞTIRMACININ GEL-GİTLERİNE OKUYUCU NASIL İNANACAK VE BU ARAŞTIRMACI EREĞLİ TARİHİNİ NE ZAMANA KADAR SEYYAHLARIN BİR KAÇ GÜNLÜK BİR KAÇ SATIRLIK İFADELERİ İLE YAZACAKKK!!

BİLMİYORUZ..

3- Peki, RUS Ignatıus gezi yazılarında, Theodore Stratelates Kilisesi yerine (sizin yorumunuza göre) yanlış yazarak, Ereğli’de Theodore Tyro Kilisesi var diye yazdı ve Hemşehrimiz olan Theodore Stratelates’in 281-319 yılları arasında yaşadığı biliniyorsa, bu kişinin adının yaşatıldığı Kilise, 408-450 yılları arasındaki II. Theodosıos döneminde (bahsedilen depremde) yıkılmış olamaz mı? Ve sonrasında II Theodosıos yeni bir kilise yaptırıp, adını, AYASOFYA koyamaz mı? Hemen “Ereğli’de Ayasofya adıyla kilise yok” diye sevinmeniz neden ki?? Ne yani Recep ÇETİN “EREĞLİ AYASOFYASINA SAHİP ÇIKMADI”        diye haberler yapmasına, neden bu kadar tepki duydunuz ki?

SON NOT: Yukarıda tenkit ettiğimiz araştırma yazısını yayınlayanlar, Kdz Ereğli Tarih Doğa Derneği Yönetim Kurulu üyesi olunca, Dernek yönetiminin böyle bir araştırma yazısına imza attığını düşünmek mümkündür. Kaldı ki bu yönetim kurulu üyeleri; Ereğli’nin Roma tarihine yönelik kalıntıları konusunda çok hassas davranmaktadırlar. Fakat bilmeden, Ereğli’nin TÜRK ve İSLAM tarihini yok saymaya yönelik BAYRAKTARLIK yapmış gibi olmaktadırlar. Bu vesileyle; bu derneğin kime ve neye hizmet ettiği konusunda özeleştiri yapması gerektiği konusunu hatırlatmalıyım.



10.10.2018 17:10:45

Bu yazı 1472 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Facebook'ta Paylaş

YORUMLAR (0)
YORUM EKLE
Adınız


(1000 / )



Şu anda 10 kişi online
Toplam ziyaret : 76.127.944

Başlangıç Tarihi Bitiş Tarihi

Fikri KAPAN { KÖŞEMDEN }
YAZIK DEĞİL Mİ MEMLEKETE!!!


Devamını oku »

22.04.2024 09:17:43 tarihinde yazıldı
247 kez okundu

SAFRA KANAL TAŞLARINDA CERRAHİ DIŞI TEDAVİ YÖNTEMİ


Devamını oku »

14.03.2024 09:54:08 tarihinde yazıldı
560 kez okundu


(ESPRİYLE) KAREDEN YANSIYAN

EMİN ELLERDE OLUNCU..!


TUĞBA ARSLAN TAMİRCİ { KALEMİMDEN }
DİDEROT ETKİSİ


Devamını oku »

28.11.2023 12:54:26 tarihinde yazıldı
1476 kez okundu

Recep ÇETİN { TARİHTEN... }
DENİZ KIZI BİZİM ''KIZIMIZ'' DEĞİL!


Devamını oku »

21.11.2023 16:02:33 tarihinde yazıldı
559 kez okundu


Bu site en iyi IE5+ tarayıcı ve 1024 x 768 çözünürlükte izlenir.
Tüm Hakları Saklıdır
© 2006 EregliHakimiyet.Com - EregliHakimiyet.Net

Tasarım & Programlama RSNet tarafından yapılmıştır

Ereğli Haberleri