KELİMENİN TAM ANLAMIYLA; “PİŞKİNLİK” !!!

Gelişen ve gelişmeye müsait kentlerde en önemli sorunların başındadır ulaşım ve trafik…

Hele ki çarpık yapılaşma ile büyüyen şehir, ilçe ve beldelerde bu sorun birkaç kat daha artış gösterir.

Nüfusu 100.000’i aşan bir ilçede eğer (henüz 80 binlerdeyken) gerekli tedbirler alınmadıysa; alternatif yollar üretilmediyse, var olan yollar kullandırılamadıysa, derli-toplu bir otopark yapılamadıysa, yapılan (sözde) kapalı otopark ise amacı dışında kullandırıldıysa durum iyice içinden çıkılmaz bir hal alır!

Çiçek-böcekle, festivallerle geçirilen zamana şu ulaşım ve trafik sorunları da eklense ve çözümler üretilseydi, belki de bugünkü Belediye, çok daha farklı hizmet ve yatırımlarla uğraşacaktı!

***

Bunun  üzerine bir de (bazı) sürücülerin sorumsuzlukları eklendiğinde kentte yaşamak iyiden iyiye ‘azap’ oluverir!

Mesela araç parkı konusu!

O kadar keyif insanıyız ki; öncelikle aracımızı, işimizin en yakın olan mahalle bırakmayı çok seviyoruz!

Yani gideceğimiz yere iki adımda gidebilmeliyiz!

Tembeliz!

Uygunsuz park nedeniyle bir başkasının ulaşım, seyahat, yaşam hakkını elinden almışız ..!

Kimin umurunda !!!

İş yerine malzeme boşaltacakmış!

Pöh ..!

Ne olurmuş yani 5 dakika ..!!!

Utanmadan bir de laf yetiştirmiyorlar mı?!

İşte o zaman çileden çıkıyorsunuz da, kavga mı edeceğiz yani!

***

Bakın yaşanan (artık doğal hale gelen) iki olaya;

Yer, ‘dere üzeri’ olarak isimlendirilen Müftü mahallesi demirciler Sokak’ güzergahı…

Burada (bir çok yerde olduğu gibi) İlçe Trafik Komisyonu kararıyla, Belediyece belirlenen tek şeritlik park alanı mevcut.

Ancak adamın (!) biri, park yerleri dolu olduğundan aracını ikinci sıraya bırakıyor; dolayısıyla yolda ulaşımın tek şeride üşmesine neden oluyor?

Aynı güzergahtan geçen duyarlı bir vatandaş ise bu durum karşısında uyarıda bulunma ihtiyacı duyuyor!

Yanaşıyor sorumsuz sürücüye ‘böyle durma yolu kapatıyorsun!) diyor!

Sorumsuz sürücü bir hışımla ve el hareketleriyle geliyor duyarlı sürücünün aracının yanına..!

Sanki dövecek!

Sorumlu sürücünün aracının ön kısmında bir tanıtım kartı var; onu görmüş olacak ki, bir anda duruluyor!

Duyarlı sürücü anlatmaya çalışıyor, nafile!

‘Ne olmuş yani, mal indiriyoruz 5 dakika..!

Halbuki durduğu yerin park alanında bulunan kamyonet de aynı firmanın! Onu çekseniz!

“ O da mal indiriyor!

Sürücü bakıyor ne mal indirme, ne bindirme var!

Kaldı ki, bu tür mal indirimleri için Unpazarı mevkisindeki yolda belediye tarafından ayrılan kısa süreli kullanımlı ‘cep’ var!

Ama yok… En yakın yerden, yorulmadan!

Vatandaş çekiyor fotoğrafları, kısa video görüntüsünü, gönderiyor bize; biz de haberleştiriyoruz!

***

Aynı gün, Süheyla Erel sokak’tan geçen vatandaş, benzer durumla karşılaşıyor!

Park ihlalini önlemek için yolun ortasına belediye tarafından dubalar çakılmış ama kimin umuru!

Sorumsuz bir çok sürücü aracını park etmiş ve gitmiş!!!

***

Bir gün sonra, aynı yerde, bir kamyonetten su indiriliyor.

Bir market alışveriş sepetine konulan sular belli ki Öğretmenevi’ne çıkarılacak/çıkarılıyor!

Kamyonet yine tek şeridi kapatmış, arkadan gelen bir başka araç ise geçemiyor!

Duruyor, korna ile uyarısını da yapıp bekliyor!

Kamyonetin sürücüsü de beraberindeki işçi de görüyor ama işlerine devam ediyor!

Beklemedeki araç sürücüsü ise biraz daha sakin; işin bitmesine zaman tanıyor; hani suları aldıktan sonra kamyonet gider diye..!

O da ne???

Suyu yükleyenler kamyoneti bırakıp, Öğretmenevi’ne yöneliyorlar.

Bunu gören beklemedeki sürücü önce korna ile, ardından ise aracından çıkarak uyarmaya çalışıyor!

Senmisin uyaran!

Neredeyse dayak yiyecek!!!

***

Uzatmayayım…

Benzer yüzlerce olay sıralayabiliriz.

Peki çözüm ne?

Hep diyoruz; ya EĞİTİM !!!

Yani bir insan, bir iş yaparken bir başkasının özgürlüğünü, yaşam koşullarını ‘göz göre göre’ nasıl engeller?!

Yaptığını doğru olmadığını bile bile, diklenmeyi nasıl becerir !!!

***

Tabi eğitim yanı sıra sistem ve kontrol!..

Tabi ki sistemin işlemesi ve kontrolün artması için de  ekip!

İyi de, Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün yıllardır sorunu ne?

Yetersiz personel!!!

Nedense Zonguldak’ın en büyük ilçesi Ereğli, birkaç ekibin ‘üstün gayretli’ çalışması ile asayiş ve trafik hizmetlerini yürütmeye çalışıyor!

O zaman, buradan İl Emniyet Müdürü metin Turanlı’ya seslenelim;

Sayın Baş Müdür, sıklıkla geldiğiniz Ereğli’de bu ve benzeri sorunların çözümü için biz basın olarak üzerimize düşeni yapalım, siz de gerekli ekibin artışını sağlayın.

İnanın bir gün bu işin altından (kavgalar yüzünden) çıkılamayacak hale geleceğiz!

BAY MÜDÜRÜN YORUMU!!!

Geçtiğimiz haftaki yazımda, Ereğli belediyesi önderliğinde gerçekleştirilen “Karadeniz Ereğli Uluslar arası Spor Organizasyonu’nu yorumlamıştım.

Başarılı bulduğum organizasyonun sportif faaliyetlerine katılımın azlığından bahsetmiş, organizasyonda yer alan bir bayanın da eleştirisel bakışı ile bütünleştirerek, “alanda halkın yeterli olmadığını, bunun da tanıtım ve duyuru yetersizliğinden kaynaklandığını” ifade eder eleştiriye yer vermiştim!

Bakın Kaya, gönderdiği yorumunda ne diyor:

“Evet yazınızda tanıtımın yetersizliğinden bahsetmişiniz sizce 55000 bin SMS 10 gün boyunca anons ilçenin en işlek caddesi ve sahildeki amfi tiyatro asılan pankartlar yerel basınımızın okunma yeterliliği basınla yapılan kahvaltı köy dolmuşlarına ve kafelere asılan afişler yetersiz mi sizce. Açık hava konserine baktığınızda vatandaşın bilgisiz olduğumu ortaya çıkmakta yoksa ilçedeki vatandaşlarımızın spora olan düşkünlüğümü ve merakımı tekrar yorumlamanızı beklerim.”

Belediyedeki müdürün, yorumunu da buradan paylaşıyorum ki, neyi, nasıl yaptıklarını, halka hangi gözle baktıkları da iyice anlaşılsın!

Müdür, ‘varsa bir eksiklik tespit edelim’ mantığını bırakmış, yapılan eleştirisel yorumlara cevap veriyor!

Daha ne diyelim ki?!

Bu yazı 1349 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (1)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---