VİCDANIN SIZLAMIYOR MU MÜTEAHHİT!!!

Bir adam (!) düşünün ki, üç kuruş çıkarı için, iki site sakinini mağdur edici adım atmaya çalışıyor!

Üstelik, “Deveye Hendek atlatır” cinsinden yapılacak çalışma ile ..!

Yer Kirmanlı Mahallesi…

Burada; ortasında eski bir yapı bulunan araziye bina yapılmak isteniyor.

Arsa sahibi (yada sahipleri) bir müteahhit ile anlaşarak ‘kat karşılığı" işi bitirmek istiyor.

Bunun içinde önce bir müteahhit firma ile görüşülüyor; firma yüzde 30 pay vererek işi almak istiyor.

Tam anlaşma zeminine gelinmişken, bir başkası ortaya çıkıyor ve ‘ben size yüzde 35 veririm” diyor !!!

Elbette çıkarını düşünen yer sahipleri bu teklife sıcak bakıyor!

Halbuki, anılan bölgedeki verilebilecek hisse payı yüzde 30 olmalı!!!

Yani bunun dışında bir çalışma, işi yapacak firmaya ‘zarar’ getirir!

 ***

Peki, zarar söz konusu olmasına rağmen, böyle teklifte bulunan ‘uyanık’ firmanın sabihi ne düşünüyor dersiniz?!

Aynı zamanda, ülkede ‘hükümete yakınlığıyla da bilinen’ önemli bir ekonomiye dayalı derneğin Ereğli Şube Başkanlığını da yürüten zat-ı muhterem, meğer kafasında plan ve programını yapmış!!!

Mevcut arsanın kotu ana caddeden alınması gerekirken, ‘bir vesileyle’ arsa ortasından geçen imar yolunu kaydırdığı arka kısımdan kot almaya kalkıyor uyanık müteahhit!

Bu iŞi de sessiz sedasız yürütüyor; Ereğli Belediye Meclisi’ne de getirilen talep onay da alıyor!

 ***

Önce, neden böyle bir yol izliyor onu anlatmaya çalışayım.

Eğer kotu arka kısımdan alırsa (ki ortada olmayan ancak imarda işlenmiş) yolu yaklaşık 15 metre yükseltmeyi kafasına koyan müteahhit, bu sayede en az 3 kat daha kazanacak!!!

Yani bir nevi ‘haksız kazanç’ sağlayacak!

Zira, doğrusu ve mantıklısı olan ön cephe denilebilecek ana cadde varken, ortada olmayan bir yoldan kot almaya kalkmak ancak böyle ifade edilebilir!

 ***

Devam edelim;

Belediye Meclisi’nin iyi niyetle aldığına inanılan bu kararda asıl sorun ise kaydırılan yoldaki arazide ortaya çıkıyor.

Çünkü, yolun arka kısma kaldırılmasıyla, bir üstteki parsele tecavüz sök konusu oluyor. Böyle durumlarda ise ancak parsel sahibi yada sahiplerinin ‘oluru' ile işlem yapılabildiğinden, parsel üzerindeki hak sahipleri de doğal olarak işi mahkemeye götürüyorlar.

 ***

Tabi, kararı mahkemeler verecek, durum hakkında çok da fazla yorum yapmak doğru değil.

Ancak, müteahhidin’ kurnazlık’ denilebilecek girişimini bir kenara bırakalım diyeceğim de, asıl yaptığı ‘tehditvari girişimi’ çok çirkin!

Bu ‘saygın derneğin şube başkanı” müteahhit (!), kendi istediği şekilde yola koymaya çalıştığı girişimine ‘sekte’ vurulunca, konuyla hiç de alakası olmayan girişimlere kalkışıyor.

“ben de sizin yolunuzu şikayet ederim” diye açıkça tehditler savuruyor!!!

Hani, bahse konu iddiası; kendisini direk olarak ilgilendirse, mağdur etse söyleyecek bir söz olmaz ama insanların haklarına tecavüzle yapılmış bir çalışmadan ‘beklediğini kaybedeceği’ endişesi’, ne yazık ki bu müteahhidi ‘seviyesinden’ aşağılara doğru çekiyor!

Zira, her biri yapılan binalardan ‘iyi niyetle’ bir ev sahibi olmaya çalışan, bunun için binlerce liralık krediler çekerek ‘yuva sahibi olan’ insanların yaşamsal haklarına zarar verici bir çalışma içine giriyor malum müteahhit!!!

 ***

Hiç yakışıyor mu sana?

Sessiz sakin duruşunla insanlara verdiğin ‘iyi insan’ görüntüsü, bu tavırlarınla zedelenmiyor mu?

Acaba, siyasi misyonunun, kişiliğin, ahlakın bu yaptığına ne kadar müsaade ediyor?!

Yapmaya çalıştığın ‘haksızlığın’ mağdur edeceği insanların, senin hakkında düşüneceklerini, belki de ‘beddua’ edeceklerini hiç mi aklına getirmiyorsun?

Milyonları cebine indirmeyi hesap ediyorsun ama arkada ‘gözü yaşlı’ aileleri bırakacağını da mı hesap etmiyorsun?!

 ***

Her ne kadar sen hesap etmiyor olsan da, önce Belediye, ardından da mahkemelerin bunu iyi hesap ettiğine ve edeceğine inanıyorum.

Bir şeye daha inanıyorum ki;

Her dönem oynadığın ‘siyasi oyunlarla’ bir gün ortada kalacaksın!

Şimdilik bu kadar!!!

Bu yazı 2008 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (1)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---