(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

KAFAMA TAKILANLAR…

Fikri KAPAN

Bu sıralar yerel konu ve sorunlar bir yana dursun, olabildiğince ülkenin geleceğine yönelik konular üzerinde kafamızı yorar hale geldik!

Elbette en önemlisi ‘Ülkenin Bekası’; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki iktidarın dış politikadaki duruşu…

Siyasilerin politik dili aşarak, ‘hakaret dili’ne yönelmesi…

Tabi ki vatandaşı en çok ilgilendiren ise enflasyon, hayat pahalılığı ve döviz kurlarındaki artış!!!

Yönetenlerin; dönemlere, ortamlara, durumlara göre değişkenlik gösterebilecekleri dış politikada en önemli saydıkları, yönettikleri ülkenin hak ve menfaatlerini korumak, en üst seviyede tutmaktır.

Öyle de olmalıdır.

Türkiye’nin dış politikada zaman zaman duruş ve görüş değiştirmesi de bundan olsa gerek diye düşünenlerdenim!

 Mesela; geçmiş tarihlerde Mısır’daki iktidara ağır hakaretlerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, son dönemlerde ise alt seviyede başlattığı ikili görüşmelerin yukarılar çıkmasının önünü açtığını biliyoruz!

Yine Kaşıkçı Cinayetinde ‘katil’ olarak nitelendirdiği Suudi Arabistan Velihat Prensi ile son dönemlerde karşılıklı ziyaretler ve sarmaş-dolaş olmaları da görüyoruz!

Öncesinde ‘kanka’ gibi olan ve birlikte tatillerle bile gidilen Suriye Başkanı Esad ile süreç içinde ‘düşman’ pozisyonuna geçip, hatta savaşan hale gelinmesinin karşısında, bugünlerde alt seviyeden görüşmelerle diyalogları da unutmuyoruz!

Aynı ülkeden, savaş süresinde topraklarımıza kabul ettiğimiz milyonlarca Suriyeliyi adeta ‘koruma’ altına alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, muhalefet partilerinin “güle oynaya ülkelerine göndereceğiz” söylemleri karşısında, “Biz Ensar’ız” söylemi ile “bir yere göndermeyiz” sözleri…

Bugünlerde ise sınırın Suriye tarafında oluşturulan briketten evlere gitmelerini sağlayan adımlar!..

Rusya ile değişken süreçler, ABD ile gelinen nokta, İsrail ile atılan köprülerin kurulması…

Avrupa’nın birçok ülkesi ile yaşananları düşünerek çoğaltılabilecek onlarca örnek yazabiliriz.

Mesela; 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde -karşılıklı olarak- bir birlerine söylemedik ağır sözler bırakmayan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bugünkü pozisyonları da iyi bir örnek olsa gerek!

***

Bu gibi hatırlatmaları yapmak gereği neden duydum biliyormusunuz?

Geçenlerde Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası’na (TSO) gelen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun, “Birbirinizi ötekileştirmeyin” sözü kafama takıldı!

Hisarcıklıoğlu’nun, Keleşler Park Otel’de, sınırlı katılımlı Ereğli TOS Üyelerine hitaben yaptığı konuşmada öne çıkardığı bu söylem; aslında ülkeyi yönetenleri ve muhalefet edenlerin yaşadıkları yada yaşattıkları ortamdan kaynaklandı diye düşündüm!

Hisarcıklıoğlu’nun, bu istem-söyleminin içeriğindeki detaylar da, aslında yukarılara giden bir mesaj niteliği taşıyor gibiydi!

Yani; eleştiri, alkış, tepki, hoşgörü; toplumun kullandığı veya kullanabileceği davranış biçimleridir.

Ancak, bunları öyle bir sınıra koyun ve kullanın ki; yarın yine yüz yüze bakılabileceğini hiçbir aman unutmayın!

Ben böyle algıladım; gerisi size kalmış!

HAKAN URAL’IN TAŞI!

Babası Selçuk Ural’ın oğlu olmakla tanınan; bir süre de ‘sanatçı’ kisvesi altında barınan Hakan Ural’ın bir kanaldaki sabah programlarını; denk geldikçe “göz ucuyla” bakanlardandım.

Magazinsel programda ‘sözde’ haber yorumlayamaya çalışan Ural’ın, Çanakkale Köprüsü açılışının ertesi günkü programına da denk geldim!

Partneriyle yorumları sırasında gündeme getirdiği Çanakkale Köprüsü açılışını anlattığı sırada –belli ki hazırlıklı gelmiş!- elini, masanın bir ucundaki taş parçasına uzattı.

Ve şöyle bir söylemde bulundu;

“Yahu insan taş olsa bunları görür… Böyle muhteşem köprüler, hastaneler, otobanlar… ben araba kullanmayı o kadar çok seviyorum ki, otobana çıkıp saatlerce keyifle araba kullanabiliyorum!!!”

İnanın gazeteci gözü ile izlememe ve dinlememe rağmen bir anda sinirlerim tavan yaptı!

Zira o sıralar akaryakıt (benzin-mazot) fiyatları 20 lira civarlarındaydı. (Bugünlerde 30 lirayı aştı.)

Son derece sinirlendiğim bu söylemlere ilk tepkim ise şöyle oldu;

“Ben de araba kullanmayı en az senin kadar çok seviyorum. Ama artan akaryakıt fiyatları yüzünden araba kullanamaz hale geldim be adam!..”

Senin kesen dolu, sırtın pek olabilir, herkesi kendin gibi görme!..

Bir de şöyle bir söz etmiş; başkalarından duydum!

“Ben olsam Z kuşağının oy kullanmasına izin vermem” yada “Z Kuşağı oy kullanmasın!..”

Sen kim oluyorsun da, toplumun geleceğine böyle bir söz ediyorsun, Hadsiz!..

Şunu net söyleyebiliyorum ki; eğer ülkede bir şeyler kötü gidiyorsa, düzelmesinde yada düzeltilebilmesinde en büyük engel sen ve senin gibilerdir…

Neyse, kendime ve sinirlerime hakim olmalıyım!

Hadsiz ne demek istediğimi anlamıştır!



28.06.2022 10:56:53

Bu yazı 563 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Facebook'ta Paylaş

YORUMLAR (0)
YORUM EKLE
Adınız


(1000 / )



Şu anda 1 kişi online
Toplam ziyaret : 76.452.134

Başlangıç Tarihi Bitiş Tarihi

SAFRA KANAL TAŞLARINDA CERRAHİ DIŞI TEDAVİ YÖNTEMİ


Devamını oku »

14.03.2024 09:54:08 tarihinde yazıldı
1122 kez okundu


(ESPRİYLE) KAREDEN YANSIYAN

EMİN ELLERDE OLUNCU..!


TUĞBA ARSLAN TAMİRCİ { KALEMİMDEN }
DİDEROT ETKİSİ


Devamını oku »

28.11.2023 12:54:26 tarihinde yazıldı
2328 kez okundu



Bu site en iyi IE5+ tarayıcı ve 1024 x 768 çözünürlükte izlenir.
Tüm Hakları Saklıdır
© 2006 EregliHakimiyet.Com - EregliHakimiyet.Net

Tasarım & Programlama RSNet tarafından yapılmıştır

Ereğli Haberleri