| |||
BEN SPORCU’NUN AHLAKLISINI..!Fikri KAPAN![]() Evet, başında ‘centilmenlik’ gelen spor yapmanın aynı zamanda ‘ahlaklı olmayı’ da gerektirdiğini ne de güzel vurgulamış Büyük Önder… Dün akşam, TRT’nin spor kanalında, geçtiğimiz yıllardaki futbol müsabakalarından şöyle bir esinti derlenmiş… Özellikle derbi denilen ‘ayrıcalıklı’ karşılaşmalarda tribünlerin karşılıklı olarak iki takım taraftarlarınca doldurulması, futbolcuların kılık-kıyafetleri, centilmenlik gösterileri… İzleyince hemen hafızayı canlanıyor ve kendini o yıllardaki statlarda buluveriyorsun!.. Stada girebilmek için belki bir gün önceden gece yarısı kuyruğa girilmesi, henüz maçın başlamasına saatler varken “en büyük…” karşı beyaz” gibi sloganların atılması… Hepsini hatırlıyorsunuz bir anda.. Elbette maç öncesi ve maç sonrası çıkan olaylar da hafızalara geliveriyor! Sözlü sataşmalar, yumruklaşmaya varan kavgalar derken, polis araya girip ayırıyor tarafları… Bir hafta sonraya kadar da ortalık duruluveriyor! *** Yine hatırlayın; ilerleyen yıllarda ise stada döner bıçaklarıyla dahi gelenler yüzünden maçlarda karşı takım taraftarlarının alınmaması!.. Hükümetlerin spordaki centilmenliğin yok olması nedeniyle almaya çalıştığı bir dizi tedbirler… Ama ne yaparsanız yapın, ok yaydan çıkmış ve şu ana kadar da henüz net alınabilen bir önlem yok!.. *** Ereğli’de de o yıllarda futbolun izleme zevki kadar yaşanan kötü günleri de hafızalardadır. Yine Erdemir-Ereğlispor maçlarında iki takım taraftarlarının karşılıklı olarak bir birlerine ağır hakaretlere de varan kötü tezahüratları; futbolculara yönelik ağza alınmayacak küfürler!!! Daha dün gibi; konuk Düzce’nin Ereğli’de oynadığı karşılaşma sonrası çıkan olayların zor bastırabilmesi!.. *** Ligde kalma mücadelesi veren Erdemir Ereğlispor’un, şampiyonluk mücadelesi veren Zonguldakspor’a karşı direnmesi sonrası, Zonguldakspor yöneticilerinin dönemin kulüp başkanı Yalçın Keleş’i “Zonguldak Haini” ilan eden afişleri şehir merkezindeki panolara astırmaları!!! *** İyiden kötüye geçilen günlerdi bunlar… Ne yazık ki son yıllarda da, “kavgacı yapıya büründürülen Ereğli”de, spora da bu işlenmeye çalışılıyor. Önceki haftalarda Beyçayırı Stadı’nda oynanan Karadeniz Ereğli Spor-Erdemirspor, Karadeniz Ereğli Spor-Karadeniz Spor karşılaşmalarında yaşananları hatırladınız mı? Ardından da Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın demeçlerini!!! Buna karşılık Karadeniz Spor Kulübü 2. Başkanı İsmail Şentürk’ün yanıtını!.. Detaya girmeyeceğim ama hiç hoş olmayan şeylerdi bunlar. *** Geçtiğimiz Cumartesi Erdemir Stadı’nda oynanan Erdemirspor- Karadeniz Ereğli Spor maçının ikinci yarısını takip ettim. Bu takip sırasında ilk yarıda yaşananları da öğrendim! Tribünlerin karşılıklı kötü tezahüratları… Erdemirsporlu taraftarların aleyhte tezahüratlarına sinirlenen (!) Ereğlispor antrenörü İsmail Yalçın’ın, tıpkı bir “kabadayı” edasıyla tribünlere yürüyüşünü; bu sırada olayı gören futbolcularının da oynana maçı bırakarak sahadan çıkıp, aynı tribünün önüne gelerek dalaşmaya katılmalarını!.. Maçı yöneten hakemin ise sessiz-sedasız bekleyişi! Halbuki kurallarda, maç anında futbolcuların (mazeretsiz olarak) çizgilerin dışına çıkması yasak. Çıkanlara direk sarı kart gösterilir! Ancak zaten Ereğlispor’lu üç futbolcunun sarı kartı var, tüm futbolculara sarı kart gösterse, üç tanesi kırmızıya dönecek, belki de kızılca kıyamet kopacak!!! *** Maç bitiminde, Erdemirli oyuncular galibiyet sevinciyle, kulüp ikinci başkanlarının da bulunduğu tribüne yönelerek sevinçlerini paylaşmak istemeleri ne de güzel görüntüydü… Tam bu sırada bir de baktım ki antrenör Yalçın yine el-kol hareketleriyle tribünün önünde!!! Hani hoca-cemaat esprisi vardır ya, tam benzer bir durum. Antrenörün durumunu gören o gencecik futbolcular ne yapsın ki?! Eline pet şişeyi geçiren tribüne, tribündekiler de onlara!.. Yusuf Ziya Odabaş, futbolcularının kenarda durmasını işaret ederken, bir yandan da tribündeki taraftarların susmalarını, karşılık vermemelerini istiyor… Polis ise bir an önce futbolcuları soyunma odasına göndermenin telaşında! Çare ise biber gazı!!! *** Yüzüne biber gazı gelmesi nedeniyle gözleri yanan bir futbolcu, otobüse bineceği sırada haykırıyor! “O polise dava açacağım!” Bu arada bazı basın mensupları da görüntüleri alıyor. Tam bu sırada antrenörünün havasına iyice kapılan (!) bir futbolcu ise çekim yapan gazetecilere laf atıyor, bir diğeri de bindiği otobüsün içinden su fırlatıyor! Öğrendiğim kadarıyla atılan sudan, Sinan Kabatepe’nin fotoğraf makinesi arızalanmış. *** Bu futbolcuları böylesine kinlendiren sizce 1-0 kaybedilen karşılaşma mı, yoksa altında başka nedenler mi var? Bunca yıldır sakinliği ile tanınan antrenör Yalçın’ın, ortalığı karıştıracak kadar sinirlenmesinin nedeni neydi ki? Hepsini toparlarsak şu noktada birleşebiliriz; Ereğli’de yaratılan kavga ve kaos ortamı!!! Ne yazık ki, “birkaç gazeteci” diyerek basını da bölmeyi başaran zihniyetlerin ‘siyasetteki egolarının tatmininde gelinen son noktaya doğru gidiyoruz! *** İster kızsın, ister sövsün! Buradan Ereğli’yi temsil ettiğini sıkça dile getiren Belediye Başkanı Posbıyık’a sesleniyorum. Pazar olduğu için geç kalkmam nedeniyle katılamadığım basın toplantısını, sağ olsun yazan arkadaşlarımızın haber sitelerinden takip ettim. Futbol adına yaptığınız özeleştiri ne kadar doğruysa, ardından konuyu yine farklı yönlere çekmeniz o kadar yanlış. Bu konuda yazabileceğim daha çok şey elbet var ama hemen şöyle bağlamam uygun olur. Gelin; yaşanan bu olaylarda “iğne-çuvaldız” misali ortamı yatıştırın. Orada yaşananları takip eden biri olarak, sanki açıklamalarınızda “abartı” ve “farklı tarafa çekme” sezinledim! Eğer, sizin gündeme taşıdığınız ve simgeleştirdiğiniz “Sevgi, Barış, Dostluk” kelimelerini yüceltmek istiyorsanız, iğneyi kendinize batırın. Ve de şu ikide birde ‘birkaç basın’ diyerek bölücülük yapmayın, aramızda sizi seven arkadaşlarımızı da gaza getirmeyin. İnanın bu sözlerimde çok açık ve samimiyim. Her zamanki gibi geneli “benimsemiş görünerek” grupları “küçük gösterip öteleştirmeniz” bu şehre bir şey kazandırmadı, kazandırmayacak da… Gelin Atatürk’ün söylediği sözleri hatırlayın; “Ben Sporcunun Zeki, Çevik ve Aynı Zamanda Ahlaklısını Severim.” 26.02.2013 09:51:41 Bu yazı 2282 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() 26.02.2013
Emin Semih ÖZKÖK diyor ki;Çok sevdiğim evli bir asker arkadaşım (benden kıdemli 147. dönem yedeksubay)yazlık şapkasının içine MERHABA HÜZÜN yazmış. Her şapkasını çıkarışında eşini ve çocuklarını anımsayarak gözleri dolardı.Ben ise bu günlerde şapkamın içine MERHABA BARIŞ yazmayı düşünüyorum. Yazınız için teşekkürler.En azından Ereğlimizde sadece DİRLİK VE DÜZENE, DOSTLUĞA ihtiyaç olduğunu tekrar HAYKIRDIĞINIZ için. Saygıyla.. 26.02.2013
taraftar diyor ki;fikri kapan sizi ereğlisporseverler adına kutlarım. 26.02.2013
canan diyor ki;guzel bir yazi olmus fikri bey elinize saglik, bu arada bir not da ben ileteyim buradan HIC KIMSE EREGLININ SAHIBI DEGILDIR, KENDISINI KAF DAGINDA SANANLARI COK GORDUK BU MEMLEKETTE, GERCEK EREGLILI,ADAMINA GORE DEGIL, HAK ve ADALETE GORE YONETEN BELEDIYE BASKANLARI GORMEK TEK ARZUMUZDUR EREGLI DE.... 26.02.2013
erdemirli diyor ki;belediye başkanı halil posbıyık uğradığı her hezimetten birilerini suçlu çıkarma alışkanlığından vazgeçmiş görünmüyor kendisinin ve karısının vekil seçilememesinden yusuf başkan ve oğuz özgeni sorumlu tutmuş belediyesporun yenilgisini hazmedememiş ve topu yusuf bakan ve polislerin üzerine atmıştır iyide bay başkan asmaspor ve karadenizspor maçlarındaki kavgalarıdamı yusuf başkan çıkardı ? halil posbıyığın gittiği her ortam ve her maçta kavga çıkması tesadüfmü ? 27.02.2013
yakup diyor ki;POSBIYIK BU İLÇENİN BAŞINDAN GİTMEDEN BU İLÇEDE NE GERGİNLİK BİTER NE YATIRIMCI GELİR 20 SENEDİR TEK BİR YATIRIM YAPILMADI BU İLÇEYE BUNDA HÜKÜMETİNDE PARMAĞI VAR AMA EN BÜYÜK PAY YEREL YÖNETİMİNDİR POSBIYIĞA KADAR ERDEMİR İŞÇİLERİ BELEDİYEYE YÜRÜDÜMÜ BU GERÇEKTEN BÜYÜK BİR AYIPTIR İŞÇİ DURUP DURURKEN YÜRÜMEZ |
Şu anda 13 kişi online
Toplam ziyaret : 81.729.270 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 1075 kez okundu ![]() Devamını oku » 28.04.2025 15:19:59 tarihinde yazıldı 332 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 29.04.2025 15:37:34 tarihinde yazıldı 659 kez okundu |