SEVGİ, BARIŞ, DOSTLUK ÖDÜLÜ!!!

Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, “22. Uluslararası Sevgi, Barış, Dostluk Kültür ve Sanat Festivali”nin ödüllerinden ilkini; Biontech aşısını bulan Türk çifte vermek istiyordu.

Ancak olmadı; Türk göçmenlerin çocukları Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci, yoğun iş tempoları nedeniyle gelemeyeceklerinden ödülün adı değişti!

Yine Covid-19 pandemisi süresince en çok çalıştıkları, fedakarlık gösterdikleri toplumun her kesiminde kabul gören sağlık çalışanlarının, örgütlü oldukları Türk Tabipler Birliği’ne (TBB) verilmesi kararlaştırıldı.

Ereğli Belediyesi, bunun açıklamasını da 17 Temmuz’da yapmış, sosyal hesaplar ve medya yoluyla da duyurmuştu.

Hiç kimseden bir ses çıkmadı, o günden sonra!..

Ta ki; ödülün ilkinin verileceği 23 Temmuz’a gelene kadar!..

Eski gazeteci Mustafa Uysal, aynı zamanda yaşamını da sürdürdüğü Antalya’dan doğru takip ettiği Karadeniz Ereğli’yi, bu kez ödülün verildiği kişi (!) ile gündeme taşıdı!

Hem de 23 Temmuz’da ödülün verilmesine saatler kala!..

Kızılca kıyamet de ondan sonra koptu zaten!..

Bir anda ne olduğu anlaşılamadan; Cumhur İttifakı partilerinden AK Parti ve MHP’den ‘kınama’ açıklamaları yükseldi!

Uysal’ın, ödülün verilişine yönelik eleştirisine paralel açıklamalarda; TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın önceden söylemleri tavır ve tutumlarına ilişkin gelişmeleri gündeme taşındı partilerce...

Sonrasında MHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Murat Kotra ve MHP Zonguldak İl Başkanı Varol Demirköse de Ereğli Belediyesi, Posbıyık ve CHP’yi kınayan açıklamalarını basınla paylaştılar!

***

Ödülün TBB’ye veriliş nedeni bir kenara dursun; dikkatimi çeken başka unsurlardı!

Posbıyık tarafından 17 Temmuz’da, ödüllerin verileceği kurumların açıklanmasına rağmen, bugün kınama yayınlayanlar neden bir hafta; hatta son günü beklemişlerdi?

İşe mi uyanamamışlardı?

Yoksa, Uysal’ın yazılarını okuyan ‘yukarıdakiler’ aşağıdakilere baskı mı uygulamıştı?

Bir şekilde kızdıkları (!) Uysal, bir kez daha başlarına iş mi açmıştı?!

Yoksa uyanmalarına zemin mi hazırlamıştı?

Peki bunu bilen Uysal, böyle bir çıkışı neden ödülün verileceği son güne bırakmıştı?

Burada da bir ‘kurnazlık mı’ vardı?!.

***

Olan oldu, biten bitti, giden gitti!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın deyimiyle;

Atı alan Üsküdar’ı geçti!..

Golü atan Uysal oldu.

Ödülü veren Posbıyık..!

Golü yiyenler kim, onu da okurlarımız düşünsün!..

GENELİYLE FESTİVAL

Karadeniz Ereğli, 2014’de AK Parti’den Hüseyin Uysal’ın başkanlığa seçilmesi sonrası festivalleri adeta unuttu!

Adına ‘Şenlik’ denilen ve neye benzediği bilinmeyen bir kısım etkinliklerle geçen 5 yılın ardından (2019) yeniden CHP’den Posbıyık başkanlığa seçildi.

İlk yılında (belediyedeki ekonomik zorlukları gerekçe göstererek) festival yapmayan Posbıyık, akabinde gelen ve 2 yıl ağır geçen Covid-19 salgınında da bu etkinliği gerçekleştirememişti.

Bu yıl görüldü ki, Karadeniz Ereğli ve çevre halkı festivali gerçekten özlemiş.

Sadece Ereğli halkı değil, civar il ve ilçelerden yüzlerce hatta binlerce insanın Ereğli’ye geldiğini belirtmeliyim.

Karadeniz Ereğli Dijital Medya ve Gazeteciler Derneği (ERMED) olarak, ‘Yerel Kalkınmada Medyanın Rolü’ başlıklı söyleşi ile destek verdiğimiz festivalde, yine etkinlikler art arda geldi.

4 güne çıkarılan festivalde alanların ne kadar dolu olduğunu görmek, insanların bu tür etkinliklere ne derece hasret kaldığını da ortaya koydu.

Güzel olan ise insanların özellikle akşam saatlerinde seyyar oturma grupları yada çimenlere serdikleri örtülerle ‘piknik havasında’ bir festival yaşamalarıydı.

Ve tabi ki festival, merkezi de aşarak mahallelere; hatta plajlara kadar yayıldı.

Köşe yazımı hazırladığım saatlere kadar kayda değer bir olumsuzluk yaşanmayan festivale iyi not vermek gerekir.

Ama bu notun daha da iyisini Belediye Temizlik işlerine ve işçilerine vermeliyiz diye düşünüyorum.

Hakimiyet Yazı İşleri Müdürümüz (eşim) Zeliha Fatma Kapan ile birlikte takip ettiğimiz festivalin gece saatlerindeki görüntüsü ile sabahın erken saatlerindeki görüntüsünü görünce, temizlik işçilerinin ne kadar fedakarca çalıştıklarını anlamak yeterliydi.

Hele onlardan bazılarını; ekipmanları, kürek, süpürge ve el arabalarını duvara dayanmış, henüz temizliğe başlamadan ekmek arası yiyerek karınlarını doyururken görmek..!

Bu yazı 775 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (1)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---