KARAKIŞ UYARISI, MERKEZ BANKASI ZİYARETİ-BAHÇELİ’NİN TAVRI

Son günlerde; başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan duyduğumuz “Karakış” söylemi, bırakın yaşanmasını, ismi ile bile halkın gözünde ‘Kara Tablo’ çizmeye yetti!

“Karakış”, bir miktar bizim kuşağın, ama daha çok öncekilerin yaşadıkları ve bizlere de anlattıklarında ‘ürpererek dinlediğimiz’ doğa vakalarıdır.

Özetle; kış aylarının oldukça soğuk, yağışlı geçmesiyle birlikte; memleketin o yıllardaki yokluklarıyla birleşince başına eklenen ‘kara’ ile birlikte “Karakış” söylemi ile anlatılan dönemlerdir.

Kılıçdaroğlu’nun söylemi ardından epeyce kesimlerde konuşulan-yorumlanan “Karakış” uyarısı inanın beni şimdiden korkuttu!

Öyle ya; eğer “Karakış” diye hatırlatılan, dondurucu soğuk, aşırı yağmur ve kır yağışı, fırtına...

Hepsini birleştirmekle birlikte; yakacak bulamamak, bulsan da ekonomik zorluklar nedeniyle alamamak!..

Hele ki evinde küçük yada okula giden yavruları olan ailelerin bu zorlukları yaşadığını varsayarsak!!!

Kılıçdaroğlu’nun, yaşanabilesi bu tür zor koşullarla ilgili AK Parti ve içindeki (gizli parti) MHP’ye, “Karakış Fonu” oluşturmaları yönünde ciddi bir uyarıda bulunuyor.

Kılıçdaroğlu’nun bu uyarısındaki asıl amacın da, yaşanabilecek bir “Karakış” sürecinde, zorda olan vatandaşa, bu fondan kaynak ve katkı aktarılması olduğu da anlaşılıyor.

Peki, böyle bir “Karakış” yaşanacağının uyarılması ülkeyi yönetenlerce nasıl algılandı dersiniz?

!!!

***

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir başka halt etmesi de (!), Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüşmesi oldu!

Bir siyasi parti liderinin, kurmayları ile görüşmeden, eylemin altını doldurmadan böyle bir adım atmayacağına inananlardanım!

Ancak bu durum yine iktidar kanadından “olumsuz bir ziyaret” olarak karşılanmıştı!

Hatta “Merkez Bankası’na baskı” olarak bile nitelendirildi!

***

Kılıçdaroğlu durmadı ve devletin bürokratlarına, memurlarına seslendi;

CHP Genel Başkanının, sosyal hesaplarında yer verdiği evinde çekilmiş video ile “18 Ekim itibarıyla, size yanlış verilen istek ve emirleri yerine getirmeyin, başınız yanar!..” türünden söylemleri de iktidar cephesinde! - hem de çok sert- eleştiri aldı!

O kadar sert ki; “Kılıçdaroğlu bürokratı-memuru tehdit ediyor” dendi!

Ancak rahat durmayan bazı yayın organları, yıllar öncesinde (henüz iktidar olmadan) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bürokrat ve memurlara yönelik aynı-benzer söylemlerde bulunduğunu -videosu ile- ortaya çıkardı!

***

Önceki gece, ana haber bültenleri ile haber kanallarındaki yorum programlarına da yansıyan şekliyle; Erdoğan’ın, ‘ülke genelinde yayınlana siyasi anketlerin gerçeği yansıtmadığına ilişkin’ ifadeleri tartışılıyordu.

Dün, köşe yazılı hazırladığım sıralarda kulağım açık olan televizyondaki programı algıladı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın basın toplantısında bir gazetecinin; “yapılan anketler ile spekülasyon üretilmeye çalışıldığı” şeklindeki yorum/sorusuna yanıt veriş yöntemi hayli ilgimi çekti!

Erdoğan, bir yandan soruyu dinliyor, diğer yandan ise önündeki notlara bakıyordu.

Sorunun ardından da çoğunluğunu önündeki notlara bakarak yanıt vermesi, “acaba bu soruyu önceden almış da cevap mı hazırlamış” algısını kafama soktu!

Bizim meslekte bu tür sorulara da ‘Çanak Soru’ denir, hatırlatayım!

BAHÇELİ’NİN TAVRI

İktidarlar hatasıyla-sevabıyla, eğrisiyle-doğrusuyla dönem geçirir.

Bu dönemlerde muhalefet eleştirir, yandaşları da destekler!

zaman zaman ise iktidar yanlısı veya destekçisi partiler, gördükleri olumsuzluk yada hataları da eleştirebilirler!

Ne hikmetse; Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere AK Parti’nin önünü açan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den böyle bir ‘esinti’ görülmüyor!

Hani “yerden yere vurmasa da”, memlekette her şey doğru ve düz mü gidiyor, hiç mi aksak-eksik yok da, bu kadar bağlılık gösteriyor!!!

Bahçeli’nin bu tavrı sadece benim dikkatimi çekmediği gibi (inanın) bir çok partilisinin de dikkatini çekiyor!

***

Neyse konuya “Karakış”la girdik, onunla tamamlayalım.

Yukarıdaki (siyasi)ler ne derse desin, ne yaparsa yapsın, asıl çileyi çeken vatandaş oluyor.

O nedenle, biz yine da (başarabilirsek) kendimizi “Karakış”a karşı koruma altına alalım!

İktidar ne yapar, ne eder, orasını ikinci süreçte değerlendiririz!

Bu yazı 613 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (0)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---