CİDDİ YAYINCILIK, CİDDİ ELEŞTİRİ!

Anlaşıldı ki; kendimize (Hakimiyet’e) biraz daha fazla yer vereceğiz, zaman ayıracağız! Zira, zaman zaman bazı çevrelerce; kimin, ne olduğu (hala) pek anlaşılamıyor gibi!

Bu sayede, ciddi Hakimiyet okurlarının da yayın kuruluşumuzla ilgili bilgilerini tazelemiş oluruz.

1 Mart 1980’de merhum Yılmaz Yaman’ın kurduğu Ereğli’nin Sesi Gazetesi’nin, renkli ofset hayalleri ile girdiği yayın hayatında yeni isim için açtığı yarışmada, bugünkü adı ‘Hakimiyet’i aldığını hatırlarsınız.

Dönemin koşullarına göre, çok geniş (hatta ilçe dışından gazetecilerin de yer aldığı) kadrolarla çalışan Hakimiyet, Yaman’ın meslekten ayrılma isteği ile satılmış; son imtiyaz sahibi Remzi Özbirinci’nin de 2012’de aldığı ‘kapatma kararı’ sonrası, o günlerde 33. Yayın yılına adım atan “Ereğli’nin kurulan üçüncü gazetesi” sıfatlı Hakimiyet’in yok olmasına gönlüm razı olmamıştı.

Olamazdı da…

Çünkü, hemen hemen kuruluşundan itibaren (bir şekliyle) bünyesinde bulunduğum Hakimiyet’in gerek yayın çizgisi, gerekse topluma kattıklarını bilen biri olarak, buna gönlüm razı olamazdı.

ÖNEMLİ ANEKTOT

Yayıncılık anlayışındaki ‘ciddiyeti’ ziyaretçilerinde de kendini gösterirdi Hakimiyet’in…

Bir gün, dönemin İlçe Kaymakamı Aziz İnci, Hakimiyet’e iade ziyaretinde bulunmuştu.

Devrim Bulvarı’ndaki Oğuzlar İş Hanı’nın 6. katındaydık!

Ve de (o dönemler) binada asansör yoktu!

Epeyce oturduk, sohbet ettik; güncel, siyasi, ekonomik konulardan bahsettik.

Tabi ki basından da!!!

“Yerel basını sıkı takip ediyorum, her akşam evde mutlaka hepsini gözden geçiriyorum” dedi Kaymakam İnci.

Şöyle de devam etti;

“Gazetenizi de, köşe yazılarınızı da sıkı takip ediyorum. Bazı küçük harf hataları olabiliyor ama haber ve yazım hatasına rastlamadım…”

İnci’nin bu övgüsünü ‘sohbet’ kabul ederek ziyaret haberinde kullanmadım.

***

Aradan birkaç ay sonra tekrar ziyaretimize gelen Kaymakam İnci, sohbetin bir yerinde tekrar benzer ifadeler kullanınca, ‘bunu ikinci kez tekrarladıklarını, ilkini yanlış anlaşılmaması üzerine kaleme almadığımı,  şimdi ise alıp alamayacağımı’ sordum.

“Ne demek, tabi ki yazabilirsin, bu gerçek” dedi Kaymakam İnci…

Ben de aynen yazdım!

***

Yine birkaç ay sonra Kaymakamlık Sekreteryasından aramdım; “Fikri bey, Sayın Kaymakamımız sizinle görüşmek istiyor, gelebilirmisiniz?”

Hemen Kaymakamlığa geçtim, daha makamdan girerken seslendi İnci;

“Buldum buldum Fikri Bey, hatanızı buldum!..”

Yüzündeki gülümseyen ifadesiyle sarf ettiği bu sözler karşısında işin içinde bir espri olduğunu sanmıştım.

Meğer gerçekten bir hata vardı gazetede. Hem de bizim için de küçümsenmeyecek bir hata!

Konuyu tam hatırlamıyorum ama “Konsorsiyum sağlandı” yazmamız gereken yerde “Konsensüs sağlandı” yazmışız!

O dönemler günlük yayınlanan Hakimiyet’in, hemen bir önceki baskı saatlerini geçirdim kafamdan!

Evet, (kulakları çınlasın) Hakimiyet’in emektarı, dönemin Dizgi-Mizampaş Sorumlusu Dilber Yalçın, yazdıklarımı (özellikle de köşe yazılarımı) tane tane gözden geçirirdi.

Varsa eksikler düzeltir, anlaşılamayanları da tekraren sorardı.

Ancak o akşam biraz gecikmiş ve telaşa kapılmıştık. Kullandığım başlıkta ben de tereddütte kalmıştım ama zamanın yarattığı stres bana böyle bir hata yaptırmıştı!

***

Kaymakam İnci de, ‘ciddi takibe aldığı’ Hakimiyet’te bulduğu bir hatayı (!), bir yerlerde yazarak, söyleyerek değil, bizzat çağırarak, esprisi de içinde şekliyle söylemişti.

***

Yılar önce katıldığım bir seminerdeki eğitmenlerimiz, şöyle demişti:

“Özellikle köşe yazılarını, yazar bir kez daha gözden geçirmeli. İkinci, hatta üçüncü bir göz ise mutlaka okumalı. Çünkü yazan, yazdığını tekrar okusa da bazı hataları göremeyebiliyor.”

***

Neden bu anektodu anlattığımı anlamışsınızdır sanırım.

Hani bir önceki köşe yazımda ‘Ciddi takip ediliyoruz’ demiştim ya;

İşte Hakimiyet ve benzer yayın kuruluşları bu şekilde ciddi takip ediliyor.

Takip ‘ciddi’ kişilerden olunca, karşılığı da ‘ciddi oluyor!

İtiraf etmeliyim ki; teknolojinin o kadar gelişmesine rağmen, yerel yayın kuruluşlarının başta ekonomik olmak üzere yaşamsal zorlukları içinde hala hatalar yapabiliyoruz.

Bu tür hatalarımızdan dolayı da zaman zaman okurlarımız ve takipçilerimizden özür de diliyoruz.

Tabi ki ‘ciddi’ bulduklarımızdan!

Sanırım Hakimiyet’i anlatmaya ve Hakimiyet’e neden biraz daha zaman ayırmamız gerektiğini anlatabilmişimdir.

İlgi ve alakanıza bir kez daha çok çok teşekkürler…

Bu yazı 1790 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (1)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---