• Ana Sayfa
• Politika
• Ekonomi
• Eğitim
• Asayiş
• Yaşam/Sağlık
• Spor
• Magazin
• Hakkımızda

ZONGULDAK

(Haber: Orhan Akyüz) - CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, “Türkiye’de demokrasinin olmadığının bir başka göstergesi, düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığının başka bir göstergesi olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Zonguldak’ta, CHP Genel Merkezince 81 İl ile birlikte Zonguldak’ta da ‘Tek Adam A.Ş.’ vurgusu yapılan broşürlerin dağıtımı nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla hakim karşısına çıkan CHP Merkez İlçe yöneticileri Tayfun Özdemir, Oktay Girgin, Ahmet Kuzgun ve Gönül Demirsay’ın duruşmasının ardından, CHP Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş, Deniz Yavuzyılmaz, CHP İl Başkanı Murat Pulat, CHP Merkez İlçe başkanı Ebru Uzun ve şahısların avukatları CHP Zonguldak Kadın Kolları Başkanı Merve Kır Adliye binası önünde basın açıklaması yaptılar.

Demirtaş, burada yaptığı konuşmada, Eski sistemde Cumhurbaşkanının tarafsız olduğunu, yeni sistemde ise ‘taraflı’ olduğunu ileri sürdü.

Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesinden hareketle; broşürlerin Valiliğe yapılan müracaat sonrası dağıtıldığını hatırlatan Demirtaş, şöyle dedi:

Aslında böyle bir davanın açılmış olması, Türkiye’de demokrasinin olmadığının bir başka göstergesi, düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığının başka bir göstergesi olduğunu düşünüyoruz Tabi elbette bir herhangi bir kişiye karşı yapılacak olan hakaret cezasız kalmamalıdır. Ancak, Türk Ceza Kanunu’ndaki düzenlemeye baktığımızda iki tür hakaret var. Birincisi, normal sade vatandaşların yargılandığı, hakaret olması halinde kovuşturması yapılan, hakaret ile ilgili bir ceza maddesi var. Bir de Cumhurbaşkanına karşı yapılan hakaretleri düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 299.Maddesi var. 299.Maddesi aslında eski sisteme göre düzenlenmiş bir madde. 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce hatta daha öncesi var. 16 Nisan 2017 referandumundan önceki Türk Ceza Kanunu’na konulan bir madde. Aslında bu madde ile korunan kişi özelinde yani Cumhurbaşkanının kendi kişiliğinin özelinde, devletin şahsiyetidir.

AK PARTİ GENEL BAŞKANI OLMUŞTUR

Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin genel başkanı olabiliyor. Nitekim sayın Cumhurbaşkanı da 2018 yılında seçildikten sonra Ak Parti’ye tekrar üye olmuş ve akabinde de Ak Parti Genel Başkanı olmuştur. Bizim burada arkadaşlarımızın yaptığı, Genel Merkezimizin yapmış olduğu eleştiriler, bir siyasi partinin Genel Başkanı’na yönelik yapılan eleştirilerdir. Elbette tek adamla karşı karşıyayız. Sayın Cumhurbaşkanını eleştirmek için. Yani ‘Tek Adam’ demenin nesi suç? Ben anlamış değilim. Burada nerede hakaret var? Bunu anlamış değilim.

SİNDİRMİK, KORKUTMAK İÇİN AÇILAN DAVALAR

Türkiye’de muhalefeti bastırmak için, sindirmek için, korkutmak için açılan bu davalarda, yapılan tutuklamalarda, bu tutuklamaları yapanlar, bu davaları açanlar, bu kararları veren savcılar ve hakimler, olağanüstü hızla, jet hızıyla terfi ettirilip üst makamlara getirildiği için, sanırım buradaki Zonguldak Cumhuriyet Savcımız da bu beklentiyle arkadaşlarımızın cezalandırılmasını talep etti ama biz yargıçlarımıza güveniyoruz. Önümüzdeki celse, aslında bu celse başkaca bir araştırmaya gidilmeden beraat kararı verilmesi gerekiyordu ama önümüzdeki celse, bu celse olmasa bile önümüzdeki celse yargıdan beraat kararı çıkacağını düşünüyoruz.”

BU MADDE ‘KADÜK’ OLMUŞTUR

Cumhurbaşkanına hakaretten tutuklanan Sedef Kabaş konusundaki görüşlerini de aktaran Demirtaş, “Sedef Kabaş’ın tutuklanması olayında görüldüğü gibi, kaçma şüphesi yok, adresi belli işte ceza kanununun aramış olduğu hiçbir tutuklama gerekçesi olmadan tutuklanmıştı. Bu madde, üzülerek ifade ediyorum, muhalifleri sindirmek için, bastırmak için ve korkutmak için kullanılmaktadır. Bu madde demokrasi olan bir ülkede olmaması gereken bir maddedir. Artık Cumhurbaşkanı eğer partiliyse, bir partinin genel başkanıysa bu maddeyle amaçlanan bir, korunacak bir değer kalmamıştır. Bu madde kadük olmuştur” diye konuştu.

YAVUZYILMAZ:ZORLAMA BİR DAVA

CHP Zonguldak Milletvekili Yavuzyulmaz da, gerçekleştirilen broşür dağıtımı ile doğalgaz ve elektriğe üst üste gelen zamların eleştirilmesine yönelik olduğuna değinerek, şöyle konuştu:

“Bugün zorlama bir dava ile karşı karşıyayız. Bu karda, bu kışta vatandaşlarımıza, yöneticilerimize büyük bir eziyet çektiriliyor. Bu bakımdan dağıtılan broşürlerin içeriğindeki bilgilerin net bir şekilde doğru olduğu herkesçe şu anda kabul edilmiş vaziyette. Diğer taraftan ‘Tek Adam’ ifadesi ve kelimesinden, Cumhurbaşkanının değil alınmak, mutluluk duyduğunu düşünüyoruz. Zira ülkedeki tüm yetkileri ‘Tek El’de kendisinde toplamak için yoğun bir çaba sarf etti.  ‘Bütün yetkileri bana verin, görün etkiyi, sonucunu’ dedi. Neticeyi de hep birlikte vatandaşlarımız fakirleşerek yaşıyorlar. Diğer taraftan da, ben ülkeyi şirket gibi yöneteceğim ifadesi var. Bu bakımdan, maalesef ülkeyi getirdiği durum da ortada. Broşürlerde suç oluşturabilecek, hakaret içerikli hiçbir ifade yer almıyor. Buna rağmen hem Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerine hem yöneticilerimiz üzerinden vatandaşlarımızın üzerine bir korku yüklemi yaratılmak isteniyor.”

KIR: TEK DAVA ZONGULDAK’TA AÇILDI

Aynı zamanda CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Kır ise ilk celsesine girdikleri davada konuşmasında, ifade özgürlüğünün, temel özgürlükler alanının en başında olduğunu ifade ettiklerine değinerek, şöyle dedi:

“Hiçbir kasıt olmadığını ve ‘Tek Adam’ın bir hakaret olmadığını ifade ettik. Bu şekilde de arkadaşlarımız ifadelerini vermelerine rağmen, savcı Cumhurbaşkanına hakaret kabul edip, kendisi mütalaa olarak ceza istedi tüm arkadaşlarımız için. Mahkeme bu cezayı Mayıs ayında tekrar değerlendirecek ve hakim karar verecek. Oysa ki, bu broşürleri dağıtmak için Valilikten izin alıyoruz. Burada artık söyleyecek bir söz de bulamıyoruz. 81 İlde yayılan bu broşürlerde, Türkiye’de bir tek Zonguldak’ta dava açılmış durumda. Süreci izliyoruz, takip ediyoruz. Vekillerimiz, başkanlarımız da burada. Böyle bir şeye müsaade etmeyeceğiz tabi ki de. Artık siyasetin adaletten çekilmesini istiyoruz.”

Bu sayfayı yazdır

Bu haber 952 defa okunmuştur