EREĞLİ
Zonguldak’ın Ereğli İlçesinde, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Arslan Keleş, “İsdemir çok daha atıl, rehabilitasyona ihtiyacı olan bir kurumdu. Bugün ise ‘İskenderun Mucizesi’nden bahsediyorlar, Ereğli’yi yok sayıyorlar” dedi.
Keleş, bölgede 91.7 frekansından yayın yapan Ereğli FM’de, konuk olduğu “Fikri Kapan’la Burada Konuşalım” programında, gündemde uzun süre yer alacak açıklamalarda bulundu.
Program yapımcısı Gazeteci Fikri Kapan’ın sorularını yanıtlayan Keleş, göreve seçildikleri 15 Nisan’dan sonra oluşturdukları yönetimin, konumlarında başarılı güvenilir bir yönetim oluşturduklarını söyledi.
TSO Meclisinde görev alan her üyenin yönetimde görev yapabilecek konumda olduğunu anlatan Keleş, şunları kaydetti:
“Ancak yönetim sınırlı olduğundan böyle bir oluşum yapabildik. Doğruyu bulabilmek, kaynakları etkin ve doğru kullanan, iktisatlı bir yönetim anlayışına sahibiz. Şehrin TSO’dan beklentilerini biliyoruz her ay da üzerine koyarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ancak bu dönem Ereğli’nin milletvekili olmayışı bizi de maalesef olumsuz etkiledi.
DİKTATÖR DEMEYELİM AMA ..!
Ereğli TSO bizden önce Merhum Yaşar Tetiker’in kendine has üslubuyla yönetilmiş. Tabi ki herkesi çalışma tarzı bir birinden farklı. Biz, ekip çalışmasına inanan bir yönetim anlayışına sahibiz. Diktatör demeyelim ama ‘her şeyi ben biliyorum, benim dediğim olacak’ anlayışı artık yok. Bizden önceki 14-15 yılda yapılamayan ilişkileri biz 4 ayda hayata geçirdik. Son 5 yıl olmasa bile ondan önceki süreçte diyaloglar konusunda kavgalı bir TSO varmış. Biz bu diyalogları en üst düzeyde kurma çabasına girdik. Egolarımızı bir kenara bırakarak Ereğli için birlikte çalışacağız. Tabi bir şeyler yapmak çok kolay değil. Bir önceki odanın yönetim tarzı ile bizim yönetim tarzımız farklı. Allah izin verirse görevimizin sonuna kadar elimizden geldiğinden daha da fazla gayret göstererek şehrimize bir şeyler, eserler bırakmak istiyoruz.
TSO’NUN DÖRDÜNCÜ KATINDAN BAKTIĞIMDA ..!
Ekonomik olarak zor günler geçiriyoruz, karamsar olmak istemiyorum ama bir süre daha geçirmek zorunda kalacağız. Herkesi yapması gereken tasarruflu olmak, kredi içine girmemesi gereken bir dönem. Mümkün mertebe kaynaklarımızı kullanmamız gerekiyor, Çünkü bu durum uzun soluklu olacak. Ticaret çok devam edecek boyutta değil. Çünkü ciddi bir kuşatma altındayız. Ülkemizin bu işin üstesinden geleceğine sonuna kadar inanıyorum. Ama süresiyle ilgili olarak ve bunun maliyeti ile ilgili bir takım endişelerimiz yok değil.
TSO’nun dördüncü katından baktığımızda ise Ereğli’nin olması gereken noktada olmadığını görüyoruz. Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir) ile Tat Metal AŞ’yi bir tarafı bıraktığınız zaman ilçede sanayinin yetersiz olduğunu görüyoruz. Bununla ilgili olarak da Ereğli’de hem Organize Sanayi Bölgesi kandırmacası diyeceğim bir durum söz konusu olmuş. Sanayinin gelişmediğini, çeşitlenmediğini görüyorsunuz. Zamanında gelen imkanlar değerlendirilmemiş. OSB’de hak eden kişilere yer tahsisleri yapılmadığını görüyoruz. Bununla ilgili sıkıntımız büyük ve hala devam ediyor.
İHRACAATTA HEDEF İNGİLTERE
Ereğli’de ihracatı arttırmaya yönelik söylemimiz bir niyettir. İngiltere AB’den çıkıyor. Bu nedenle AB ile İngiltere arasında ticaret kilitlenme noktasına gelebilir. İngiltere’ye bir partner lazım. Bu da dünya üzerinde olabilecek en önemli ülkelerden biri Türkiye. Dolayısıyla bizim de Ereğli olarak sanayide belli gücümüz, ihracat kapasitemiz var. Bunlarla ilgili de hedef olarak İngiltere’yi seçeceğiz. Bunun için kendimizi hazırlamamız lazım. Önümüzdeki yıllarda İnşallah Oda bünyesinde bir de Dış Ticaret Uzmanı görevlendireceğiz. Böylece üyelerimize daha aktif hizmet edeceğiz. Şu anda içinde bulunduğumuz ekonomik durum ihracatı avantajlı hale getiriyor. Ayrıca Afrika pazarları ile ilgili de bir çalışmamız var. Bu doğrultuda üyelerimizden gelen talepleri dikkate alıyoruz. Ticaret hacmimizi arttırmaya yönelik üyelerimizden gelen talep doğrultusunda ilk seyahatimizi Romanya’ya yapmayı planlıyoruz.
OSB’DEKİ KOKULAR HOŞUMUZA GİTMEDİ
Ereğli OSB’deki kokular açıkçası pek hoşumuza gitmiyor. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Ahmet Türk ile birlikte aynı zamanda Ereğli OSB yönetim kurulu üyeliği de yapıyoruz. Oradaki kokular pek hoşumuza gitmiyor. Burada tahsis edilen arsalarda yatırımlar üretime geçmemiş. Kendi içerisinde sorunlu yerler var, sorunlar çözülmemiş. Asla yatırım yapamayacak, kişilere yerler tahsis edilmiş. Bu işin vebali ve sevabı bundan önceki yönetimlere aittir.
İkinci OSB konusunda ise, ‘biz buradaki OSB’yi bitirdik, hemen bir OSB daha açalım’ deme şansınız yok. Çünkü OSB’deki doluluk oranı belli bir yüzdeye ulaşması gerekiyor. Böyle bir durum olmadığından, yeni bir OSB konusu gündemden uzak. Kaldı ki şu anda kamu yeniden bir yatırım yapar mı, kamulaştırma içine girer mi, çekincelerimiz var. Biz şimdi mevcudu en iyi şartlarda oluşturmaya çalışıyoruz. Biz, şu anda, yatırım yapılmayan yerleri, yatırım yapacak kişilere tahsis etmeye çalışıyoruz. Bu konuda kararlı ve hemfikiriz. Çünkü buradaki yer tahsislerinin hakkaniyet çerçevesinde yapıldığını düşünmüyorum.
OKUL BİNASI İKİNCİ BAHARA…
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu tarafından ilçeye verildiği söylenen bir okul binası anda yapılamıyor. Öncelik illerdeki devam eden okullara veriliyor daha sonra ilçelere geçilecek. Biz de o zaman ilçemize bir fakülte binası yapılması için çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. OSB içinde ise yatırımcıların desteği ile bir Teknik Lise yapmayı planlıyoruz.
YEREL SEÇİMLERE MÜDAHİL OLACAĞIZ
İcraat makamında olmasak da ilçede en güçlü odayız. Dolayısıyla etkinliğimiz ve yetkimiz olması gereken noktaya yavaş yavaş geliyor. Bizim yönetim kademesinde olduğumuz yerde Ereğli TSO’suz bir yönetim bakış açısı olamaz. Biz her şeyin içerisinde olacağız.
Yerel seçimlere de müdahil olacağız. Yanlış anlaşılmasın, partilerin adaylarını belirleyecek halimiz yok. Ancak, bu şehre kim katkı sağlayacaksa onunla da ilgili bir çift sözümüz, beklentilerimize ilişkin niyetimizi ortaya koyacağız. Bu da, şehirde hak sahibi olanların en doğal hakkıdır. Tabi biz, seçim sonucu etkilemek anlamında bir çalışma içerisinde değiliz. Aday adaylarının erken çıkmaları doğru yaklaşım. Hatta geç bile kalındı. Bu durum şehrin lehinedir. Adaylar ortaya çıkmalıdır, kimsenin, kimseden çekinmesine de gerek yok.
ERDEMİR YAPACAKLARINDAN BAHSETMELİ
Erdemir’in Ereğli’ye yeni yatırımlar yapmasını, kapasitesini burada arttırmayı, burada büyümeyi hedeflemesini istiyorum. Ürün çeşitliliğine burada gitsin. Sayın Erdemir Genel Müdürü (Cem Salih Oral) ziyaretimizde bunları ifade ettim. Fakat aldığımız cevap çok tatmin edici değildi.
Biz bu şehrin ortağı, paydaşlarıyız. Sizde büyük bir kurumsunuz. Bu şehirle ilgili öngörüleriniz, planlarınız olmalı. Bunlardan, yatırımlardan Erdemir’in biraz bahsetmesi lazım. Buradan ‘Ey Erdemir, bize biraz anlat’ diyesim geliyor. Hedeflerin, stratejik noktada planların ne noktadadır? İskenderun demir ve Çelik Fabrikaları (İsdemir) çok daha atıl, rehabilitasyona ihtiyacı olan bir kurumdu. Bugün ise ‘İskenderun Mucizesi’nden bahsediyorlar, Ereğli’yi yok sayıyorlar. İskenderun mucizesini yapan zaten Ereğli ve Ereğlililer, Ereğli’deki iş gücü. İskenderun Mucizesi oldu, Ereğli kötü çocuk.., böyle bir şey yok. Ben bu kadarını hazmedemiyorum. Gelin, ‘milliyetçiliği’ burada yapalım. Bugün bir Erdemir Mucizesi’ni tekrardan yazılmaya ihtiyacı var. Erdemir’in de bize Ereğli’de yapacaklarını anlatmak zorunluluğu var. Ereğli TSO Başkanı olarak ben bunu bilmek istiyorum. Bu konuda gerekli kişilerden açıklama yapmalarını bekliyorum. Ereğli, gelecekte OYAK’ın (Ordu Yardımlaşma Kurumu) neresinde? Burası kapatılacak mı, yoksa bir liman işletmesi mi olacak, ne olacak? Biz bunu bilmek istiyoruz.
ERDOĞAN VE ÇATUROĞLU’NA TEŞEKKÜR
Nasıl ki Sayın Fazlı Erdoğan (eski Zonguldak Milletvekili) Devlet Demir Yolları’na ait araziyi Hazine bünyesine aldırarak Ereğli’ye hediye ettirdiyse, Sayın Faruk Çaturoğlu da (Eski Zonguldak Milletvekili) çıkarılan Kıyı dolgu alanları kanununa Zonguldak’ın de ekleterek bu şehre, Erdemir’e hediye etti. Her iki milletvekilimize de teşekkür etmek lazım. Erdemir de bu konuda gereğini yapmalıdır. Bu alanlarda yeni üretim tesisleri geliştirmek durumundadır, beklentimiz de bu yöndedir.
Ereğli’deki tersaneler bölgesinde gemi tamir ve bakım işlerinin hızlandırılmasına yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz.
KAMPÜS’TE NOKTAYI KOYDU
Üniversite kampüsü konusunda, ‘sıfırdan başladığımız’ konusunda ısrarlıyım. Konuyu çok fazla da uzatmadan; kampüsün eski Hastaneler bölgesine yapılmasında kararlıyız. Bu doğrultudaki duruşumuzu da sürdürüyoruz.
Şu anda askeri bölge olma konusunda yerin üzerinde şerh var. Ancak bu şerh, inşaat yapılmasına engel değil ancak. Yapım için Genel Kurmay’dan izin alınması gerekiyor. Şimdi BEÜ, projenin hayata geçirilmesi için Genel Kurmay’a bir yazı yazacak. Genel Kurmay uygunluk vermezse, biz o noktada devreye girip, güçlerimizi birleştirerek, uygunluğu almak için çalışacağız. Bunun dışında söylenen, adres gösterilen yerlerin, yakın planda olabilme ihtimali yok. Osmantepe olmaz, çok ciddi kamulaştırma lazım, Devletimizin şu anda oraya ayıracak kaynağı olduğunu düşünmüyorum. Kaldı ki orada bir çok yer vatandaşın ve ormanın. Biz, Devlet Hastanesi yeri olmazsa, Osmantepe olsun yönünde bir ifade hiç kullanmadım. Bu konuda Belediye Başkanı ile bizi karşı karşıya getirmeye kavga ettirmeye çalıştılar. Fakat böyle kavgaya falan da ihtiyaç yok. Bu konuyla ilgili olarak Belediye Başkanımız (Hüseyin Uysal) ile görüştüm. Görüş ve düşüncelerimizi anlattım,. Sayın Belediye Başkanı da oldukça sıcak yaklaştı, aksi bir tavırda bulunmadı. Başkanımız ve diğer Meclis üyesi arkadaşlarımızla da bu konuyu görüşecek olgunluğa hepimiz sahibiz. Biz, birlikte hareket edeceğiz. Üniversite Kampüsünün burada olması için elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Eski Devlet Hastanelerinin bulunduğu alanda kampüsün olacağını düşünüyorum. Bununla ilgili gerekli çalışmalarımızı yapalım; olmaz ise, olmuyorsa, o zaman başka bir şeye bakabiliriz.”
Fikri KAPAN { KÖŞEMDEN }
YAZIK DEĞİL Mİ MEMLEKETE!!!
SAFRA KANAL TAŞLARINDA CERRAHİ DIŞI TEDAVİ YÖNTEMİ
DİDEROT ETKİSİ
